Medicana Samsun Hastanesi Göz Sağlığı Uzmanlarından Op. Dr. Nurcan Gürkaynak, 'Çocuklardaki göz rahatsızlıkları birkaç aylık bebekken, hatta doğuştan ortaya çıkabilir. Dikkatli ailelerin gözlemleri ve peşinden gelecek hekim tedavisi ile sorun çözülebilir. Tedavide geç kalınması ise kronik sorunlara yol açabilir. Çocukluktaki göz hastalıkları çocuğun geleceğini de etkileyebilir. Görme problemleri okul öncesi çocukların yüzde 5-10'unu, okul çağı çocuklarının ise yüzde 20-30'unu etkiler. Tedavi edilmemiş göz problemleri öğrenme kabiliyetini, kişiliği, okula uyumu olumsuz etkileyeceği gibi hastalığın daha da kötüleşmesine ve başka ciddi problemlere de yol açabilir. Çocuklarda en sık görülen hastalıklar olarak göz tembelliği, göz kayması, gözyaşı kanalı tıkanıklığı, hipermetropi, astigmatizma, konjonktivit sayılabilir' dedi.

GÖZ TEMBELLİĞİ

Doktor Gürkaynak, 'Göz tembelliği retinaya net görüntü gelmemesi nedeniyle retinanın görmeyi öğrenememesi halidir. Genellikle iki göz arasında gözlük kusuru numarasının farklı olmasından kaynaklanır. Özellikle 7 yaşından sonra tembelliği yenmek çok çok zordur. Bu nedenle göz tembelliğinin çok erken yaşlarda tespit edilmesi, tembelliğe neden sorunun tedavi edilmesi için çok önemlidir. Özel tedaviler uygulanarak tembellik giderilebilmektedir' şeklinde konuştu.

GÖZ KAYMASI

Göz kaymalarının doğuştan ya da sonradan olabildiğini ifade eden Gürkaynak, 'Doğuştan olanlarda erkenden ameliyat gerekmektedir. Sonradan olanlarda ise zamanında kullanmaya başlamak kaydıyla sadece gözlük bile bazen yeterlidir. Ancak bu gibi durumlarda bazen hem ameliyat hem de gözlük gerekebilmektedir. Gözlük ile düzeltilemeyen kaymaların en kısa zamanda cerrahi ile düzeltilmeleri gerekmektedir. Aksi takdirde göz tembelliği gelişecektir' diye konuştu.

KONJONKTİVİT VE GÖZYAŞI KANALI TIKANIKLIĞI

Doktor Gürkaynak, 'Konjonktivitler, mikrobik, alerjik olmak üzere çok çeşitlidir. Sulanma, çapaklanma, kaşıntı, batma, kızarıklık, gibi belirtiler verirler. Zamanında tedavi edilmezse kronikleşebilir, gözbebeğinde kalıcı lekeler bırakabilir. Bebeklerde gözyaşı kanalı en geç hafta içinde açılır. Eğer bebeğin gözlerinde sürekli çapaklanma oluyorsa gerekli tedavi verilerek en geç 6 aya kadar beklenir. Sulanma devam ediyorsa, hafif bir anestezi verilerek gözyaşı kanallarının basit bir müdahale ile açılması gerekebilir. Aksi halde uzun süren enfeksiyon sonrası gözde ciddi, tedavisi güç problemler yaşanabilir. Bu nedenle tedavide gecikmemek gerekmektedir' dedi.

İŞTE GÖZ HASTALIĞI BELİRTİLERİ

Doktor Gürkaynak, göz hastalıkları belirtisi hakkında şu bilgileri verdi:

'• Göz kayması

  • Göz kapağı düşüklüğü
  • Göz yaşarması
  • Çapaklanma
  • Şişlik
  • Bir gözü kapayarak bakma
  • Çok yakından okuma
  • TV'yi yakından izleme
  • Gözlerini kısarak bakma
  • Okuduğu yeri kaçırma
  • Okuduğu yeri belirlemek için parmak kullanma
  • Uzun süreli okuyamama
  • Düşük performans
  • Baş ağrısı
  • Baş dönmesi
  • Bulantı
  • Sakarca davranış
  • Dalgınlık
  • Başı bir yana eğerek bakma
  • Sık sık gözleri kaşıma
  • Bebek 3 aylık olmasına rağmen bakışları odaklayamama
  • Ailede ciddi göz hastalığı varlığı durumunda çocukta göz hastalığı olabileceğini düşünmek gerekir. Düzenli kontrol önemli. Okul öncesi dönemde ailenin gözlemleri, okul çağına gelindiğinde aileden ayrı olarak öğretmen ve eğitmenlerin de çocukları izlemeleri, onlar hakkında gerekirse notlar tutmaları, anormal davranışlara dikkat etmeleri, bir sorun gördükleri ya da hissettiklerinde aileyi uyararak çocuğun göz muayenesinin yaptırılmasına yardımcı olmaları çok yararlı olacaktır. Pek çok göz problemi erken yaşlarda başladığından çocukların belli zamanlarda gözleri kontrolden geçirilmelidir. Çocukta bir problem görülmese bile okul öncesi çağda 6'ncı ayda, 3 ve 5 yaşlarda ve okula başlamadan önce; okul sırasında da 2 yılda bir göz muayenesi yapılması uygundur. Eğer herhangi bir sorun varsa tabii ki bu dönemler beklenmemelidir.'

GÖZ MUAYENE YÖNTEMLERİ NELERDİR?

Doktor Gürkaynak, 'Çocuğun göz muayenesi sırasında onlara uygun ışıklı kalemler, biyomikroskop, bilgisayarlı refraktometre gibi çeşitli muayene aletleri kullanılır. Gerekirse genel anestezi ile muayene yapılır. 3-4 yaşındaki çocuklar artık birçok şeyi ifade edebilirler. Bu yaşlardan sonra çocukların görme güçleri çoğu kez oldukça iyi bir şekilde tespit edilebilir. Aileler genellikle sadece görme keskinliğinin yani küçük objeleri, harfleri okuyabilmenin göz sağlığının ölçüsü olduğunu düşünürler. Aslında göz muayenesi sırasında sadece görme keskinliği değil başka birçok konu da araştırılır. İfade veremeyen ve kayması olan çocuklarda göz bozukluğunu doğru bir şekilde tespit edebilmek için göz damlaları ile göz bebeği büyütülerek muayene yapmak gerekebilir. Bu şekilde göz arkasını da detaylı bir şekilde incelemek mümkün olmaktadır' ifadelerini kullandı.