Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Doğa Bilimleri Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) düzenlediği "Suda Boğulmalar ve Çeken Akıntı Ulusal Çalıştayı"na katılmak üzere Sinop'taydı. Ersoy, Karadeniz'de "günah keçisi" ilan edilen çeken (rip) akıntı tehlikesinin, denize kıyısı olan tüm bölgelerde görüldüğünü söyledi.

2 SANİYE ÇOK UZUN BİR ZAMAN

Ersoy, Karadeniz kıyılarındaki tüm illerin denize girilen bölgelerinin, çeken akıntı nedeniyle sabıkalı alanlar olduğunun altını çizerek, rip akıntı meydana gelen yerde 20-30 metrelik dar bir kanal bulunduğunu anlattı. Bu akıntının, saatte 70 kilometreye varan vakum çekimiyle kişiyi açığa çekebileceğine dikkati çeken Ersoy, "Yarım ay biçimli koylarda daha çok görülür. Mendireğin, iskele gibi dalga dinamiklerini bozan insani yapıların olduğu yerlerde gelişir. Dolayısıyla dikkatli olacağımız yerler de bu alanlardır' ifadelerini kullandı. Çeken akıntıya kapılan kişinin önceliğinin, paniğe kapılmadan kıyıdan yardım isteyerek nefesini kontrollü kullanıp kıyıya paralel yüzmek olduğunu aktaran Ersoy, şöyle devam etti: "Rüzgarlı ve fırtınalı havalarda denize girmek büyük risk oluşturur. Öncelikle olumsuz hava koşullarında denize girmemeliyiz. Dalga hareketlerini kıyıdan gözlemlemeli, suyun rengi ile kum hareketlerini takip etmeliyiz. Çocuğunuza sırtınızı döndüğünüz 2 saniye çok uzun bir zamandır. Ayak altındaki kum hareketi uyarıcıdır, buna dikkat etmek gerekiyor. Erkekler kadınlardan daha çok boğuluyor, aşırı öz güven gibi etkenden dolayı."

KRİZ SÜRECİNİ İYİ YÖNETEBİLİR

Prof. Dr. Ersoy, 7'den 70'e herkesin yüzme öğrenmesi için çaba göstermesi gerektiğini vurgulayarak, "Yüzme bilen insanın öz güveni de yüksek olur. Öz güveni yüksek insan suda daha sakin kalmayı başararak kriz sürecini iyi yönetebilir. Mesela çocuklarımız yüzme bilerek ilkokuldan mezun olmalı. Çeken akıntıdan kurtulmak için bilgiye tutunacağız, başka yolu yok" diye konuştu. Her yıl yaz sezonu öncesinde farkındalık oluşturmak için "çeken akıntı günü ya da haftası" şeklinde etkinlik düzenlenmesi gerektiğini belirten Ersoy, "Devlet kurumları ve sivil toplum kuruluşları bir araya gelerek çeken akıntının önemi vatandaşlara anlatmalı. Yazılı ve görsel medyada kamu spotlarına, uzman görüşlerine yer verilmeli. Hatta tatilcilerin plaja ulaştığında cep telefonlarına bilgilendirme mesajı gönderilmeli' dedi. AA