Başkan Necattin Demirtaş, Samsun kamuoyunu uzunca bir süre meşgul eden kredi tartışması hakkında açıklamalarda bulundu. Başkan Demirtaş, AK Partili Büyükşehir Belediyesi'ne aynı meclis bina devrini yaptıklarını ama onların krediyi onaylamadığını söyledi. Başkan Demirtaş verilen kararı eleştirirken de Meclis üyelerinin özgür iradelerini kullanamadığını, özgür iaredeleriyle oy vermediğini söyledi. Başkan Demirtaş, olağanüstü meclis toplantısında kendilerinin eski İlkadım Belediye binasının Büyükşehir Belediyesi'ne tahsisine onay verdiklerini ancak kendi kredi taleplerinin ise diğer meclis üyeleri tarafından kabul edilmediğini hatırlattı.

SEBEP SİYASİ
Kabul edilmeyen kredi talebi hakkında konuşan Demirtaş, 'Kredi ile talebimiz şuydu: Çevre işlerimizi yapan temizlik firması var. Bu firmaya aylık ödememiz şu anda 970 bin TL +KDV. Firmanın bizde 6 milyon TL'nin üzerinde birikmiş bir alacağı var. Firmaya, 'birikmiş alacağını sana öderiz ama bize kolaylık sağlayın' dedik. Vardığımız mutabakatta, aylık 200 bin TL indirim yapacaklarını söylediler. 6 milyon TL'yi kredi olarak çektiğimizde 4 yılda 1,8 milyon TL faiz ödeyeceğiz. Ama bu taraftan 30 ayda 200 bin TL indirim yaptığımız için 6 milyon TL tasarruf etmiş oluyoruz. Yani bu işlemden dolayı, 1,8 milyon liralık kredi faizini düştüğümüz zaman belediyemizin 4 milyon 200 bin TL menfaati oluyordu. Bunun üzerine 'kredi çekelim, adamların parasını da defaten ödeyelim, o da bize toplamda 6 milyon TL indirim yapsın' dedik. Bunu olağanüstü mecliste anlattık. Bana göre siyasi sebeplerden dolayı geçmedi. Belediyenin burada 4,2 milyon lira menfaati var, buna engel oldular. Sebep, siyaseten. Meclis çoğunluğum yok diye orada el kaldırmıyorlar. Çünkü yasal olarak meclis kararı gerekiyor. Yaptıkları doğru değil' dedi.

GENEL BAŞKAN BİLE VAZ GEÇİREMEZ
Doğru bildiği karardan kendisini hiçbir siyasi gücün vazgeçiremeyeceğinin altını çizen Necattin Demirtaş, 'Şu anda 65 yaşındayım. 2. dönem belediye başkanlığı yapıyorum. Ben siyasi saiklerle asla karar vermedim. Hiçbir siyasi kuvvet de beni doğrunun yanından ayıramaz. Beni genel başkan arayacak, bilmem kim arayacak, 'sen doğru olan bir kararda siyasi davran, şöyle yap' diyecek. Bugüne kadar ben bunu asla yapmadım. Niye, bu millet bizi seçti. Bu milletin menfaatini korumak durumundayım. Seçim zamanı rekabet yapıldı ama seçim bitti. Burada kurumun yararı var. Bu moddan ülkenin artık çıkması lazım. Benim gördüğüm biz daha bu moddan çıkamadık. Ne yapıyor? Çalıştırmıyor, iş yapamamış olsun gibi. Yani yapamıyorsam bana ne zararı var? Ben belediye başkanıyım. Bugün varım, yarın yoğum. Millete zararı var. Şimdi 4 milyon 200 bin TL yalandan para ödemiş olacağız. Şu anki tablo onu gösteriyor. Bu daha mı doğru?' diye konuştu.

MECLİS ÜYELERİNİN ÖZGÜR İRADELERİNİ KULLANAMADIĞI SÖYLEDİ
Alınan kararın siyasi saikle alındığını vurgulayan Başkan Demirtaş, 'Kredi talebini yeniden gündeme getirmek isteriz. Normal şartlarda olmuş olsa bu talebimiz meclisten geçerdi. Meclisin içerisinde benimle beraber 38 kişi var. Bu arkadaşlarımızın özgür iradesiyle buna 1 tanesinin bile hayır vereceğine inanmıyorum. Particilik yapılmadan. Çünkü aklın yolu birdir. Kurumun bundan bir menfaati olduğu için diyorum. Herkes doğrudan yanadır. Ama siyasi saiklerle bu yaşanabiliyor. Bir daha gelir mi? Görüşme yapacağız siyasi gruplarla. Eğer, 'biz yanlış yaptık, sen bir daha getir, geçiririz' diyorlarsa elbette ki gündeme getiririz. Bizim derdimiz kurumun menfaatini korumak. Yoksa birbirimize küsüp, kırıp kurumumuzu zarara uğratmaya gönlümüz razı gelmez. Böyle bir durum olursa tekrar gündeme getiririz' şeklinde konuştu.

BİNAYI VERDİK KREDİYE ONAY ALAMADIK
Aynı meclis toplantısında belediye binasını Büyükşehir Belediyesi'ne verdiklerine dikkat çeken Demirtaş, şunları söyledi:
'Ben yine sözümde durdum. Eski İlkadım Belediye binasını Büyükşehir Belediye Başkanımız istediği için onlara verdik. 'Orada otopark yapacağız' dediler. Biz de 'yap' dedik. Bununla ilgili meclis kararımızı da aldık. Bu karar kredi istediğimiz aynı olağanüstü mecliste alındı. Belediye binasının Büyükşehire tahsis kararına ben evet veriyorum, onlar kredi talebine hayır verdiler. Biz her şeye rağmen duygusal davranmadık, sözümüzün arkasında durduk. Onlar öyle davrandığı için bizim de tahsise itiraz etmemiz lazımdı ama ben kendime yakıştıramadım. Sonuçta yapmak istediler yapsınlar. Onların imkanı bizden daha iyi yapma konusunda. Otopark da şehrimizin bir ihtiyacıdır.'