Konyaaltı ilçesinde geçtiğimiz 21 Mart sabahı yaşanan olayda, 1 çocuk annesi 41 yaşındaki Çiğdem Bal, 5 yıl önce ayrıldığı eski eşi Durmuş K. (43) tarafından takip edilip, tabancayla sağ kasığından vuruldu. Ambulansla yakındaki özel bir hastaneye kaldırılan Bal, tedavisinin ardından taburcu oldu. Kurşunun sağ kasığından girip çıkması nedeniyle his kaybı bulunan kadın, ayağının üzerine basamıyor ve koltuk değnekleriyle güçlükle yürüyebiliyor.
Olayın ardından tutuklu sanık Durmuş K., Antalya 25. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davada adli kontrol şartıyla tahliye edildi.
Sağlık sektöründeki işini kaybeden, yürüyememe sorunuyla da karşı karşıya kalan Çiğdem Bal, kendisini bu hale getiren eski eşi Durmuş K.'nın serbest kaldığını öğrenince gözyaşlarına boğulmuştu. Kararı değerlendiren Bal, İHA'ya yaptığı açıklamada, "Bu insan bana, 'Bu iş burada bitmeyecek' dedi. Bunu göze alarak serbest bırakılması çok canımı yaktı" demişti.
Bal'ın 8 Mayıs'taki bu açıklamalarının ardından Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı, mahkemenin verdiği karara itiraz etti. İtiraza bakan Antalya 4. Ağır Ceza Mahkemesi, itirazın kısmen kabulüyle Durmuş K.'yı bulunduğu konutu terk etmeme (ev hapsi) cezasına hükmetti.

Savcılıktan açıklama
Konuyla ilgili başsavcılıktan yapılan yazılı açıklamada şunlar kaydedildi:
"Ulusal basında "Kendisini vuran eski eşi serbest kalınca yıkıldı", "Kendisini vuran eski eşinin serbest bırakılmasına gözyaşları içinde tepki gösterdi", "Serbest bırakılınca ikinci kez yıkıldım" başlıklarıyla çıkan haberler ile ilgili aşağıdaki açıklamanın yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur.
"Silahla Tehdit, Yaralama" suçlarından Antalya 25. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2020/362 Esas sayılı dosya üzerinden yargılanan ve müşteki Çiğdem Bal'ın eski eşi olan tutuklu sanık D.K.'nın yapılan yargılama sırasında 06/05/2020 tarihli duruşma sonucunda imza vermek şekliyle adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verilmiş, bu tahliye kararına Antalya Cumhuriyet Başsavcılığımızca itiraz edilmiştir. İtiraza bakan Antalya 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 11/05/2020 tarihli kararıyla itirazın kısmen kabulüyle adı geçen sanığın bulunduğu konutu terk etmeme (ev hapsi) şeklinde adli kontrol altına alınmasına karar verilmiştir"