Gebeliğini yaz ayları içinde geçirmek zorunda olan gebelerde aşırı sıcağın getirdiği bir takım sıkıntılar olabilir. Yaz dönemindeki sıkıntıları özetlemek gerekirse çoğunlukla; sıcak basmaları, avuç içi ve ayak tabanlarında yanmalar, alerjik problemler, bulantı ve kusmalardaki artış, halsizlik, uykusuzluk ve nefes darlığı gibi bir takım şikayetlerdir. Medicana Samsun Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümünden Op. Dr. Hatice Yağmurkaya Balkay, yaz dönemi gebelikleri konusunda bilgi verdi.

"Yaz dönemini gebeliğinizin ilk üç ayı içinde karşılıyorsanız sıkıntılarınız genel olarak artacaktır. Özellikle kokulara karşı hassasiyetin arttığı, kişilerin kendilerini yorgun, halsiz, iştahsız ve bulantı -kusmalarla geçirdikleri bu dönem içindeki aşırı sıcaklar tüm bu problemlerin biraz daha ağır geçmesine neden olabilecektir.
Yaz ayları içinde gebeliğin genel olarak en rahat dönemi olan "ikinci trimester" yani ikinci üç aylık dönemi içindeyseniz ise nispeten şanslı sayılırsınız. Genel olarak pek tolere edemiyeceğiniz şikayetleriniz olmayacaktır. Yine de, aşırı sıcak hava psikolojik geriliminizi bir miktar arttırabilir ve dönem dönem bir takım sıkıntılara göğüs germek zorunda kalabilirsiniz.
Yaz dönemini gebeliğinizin son üç ayı içinde karşılıyorsanız problemleriniz sizi oldukça rahatsız edici hale gelebilir. Aşırı alınan kilolar, vücuttaki ödemler hareket kabiliyetinizi engellerken nefes darlığı, çarpıntı, uykusuzluk, halsizlik gibi problemleri de beraberinde getirebilir. Aşırı sıcak havanın verdiği eziyet ise zaman zaman sizi çaresiz kılabilir. Diğer yandan doğum ile ilgili endişeleriniz, korkularınız ve adeta zamanın akışını durdurarak sizi gün saymaya itebilir.

YAZ DÖNEMİNDEKİ SIKINTILARLA BAŞ EDEBİLMENİZ İÇİN
Gebeliğin ilk aylarındaysanız eğer; kokulardan uzak durun ve katı-kuru-yağsız gıdalar tüketin. Gebelikte özellikle ilk aylarda kokulara karşı bir hassasiyet artışı olur, bu da bulantı ve kusmaları arttırır. Bunun için özellikle mutfak kokuları ve ağır parfümlerden mümkün olduğunca uzak durun. Bu dönemi katı, kuru, yağsız gıdalarla geçirmeye çalışın.
Sabahları uyandıktan sonra baş ucunuzda duran galeta veya çubuk krakerleri tüketmeniz mide asidinizi bir miktar alarak sabah bulantılarınızı azaltacaktır.
Bulantıların aşırı olması durumunda ilaç kullanabilmeniz için hekiminize danışabilirsiniz.

BOL SIVI TÜKETİN
Bulantı ve kusmalarınız çok fazla değil ve özellikle gebeliğinizin 3. ayınızı doldurmuşsanız bol miktarda su ve sulu gıda tüketimine önem verin. Günde 3 litre (yaklaşık 15 bardak) sıvı alımı pek çok probleminizi giderecektir.
Gebelikte daha sık olarak görülen idrar yolu enfeksiyonları, kabızlık, hemoroid (basur) gibi problemler ile birlikte gebeliğin erken doğum veya düşük tehtidi, oligohidramnion (bebeğin amnion suyunun normalden azlığı), rahim içi gelişme azlığı gibi pek çok durumlarında içilen suyun hayati önemi vardır.
Özellikle gebeliğinizde seyahat etmeniz gerektiğinde vücudunuzun sıvı gereksinimi de artacaktır.

AŞIRI SICAK VE GÜNEŞTEN KENDİNİZİ KORUYUN
Gebelikte vücutta salınan bazı hormonlar güneş ışınlarına karşı cildin duyarlılığı arttırarak özellikle yüz, karın ve memelerde kahverengi lekelenmelere neden olabilir.
Alınan ultraviole ve aşırı sıcak içinizdeki bebeğiniz için de zararlı etkilere sahip olduğundan güneşlenmek gebelik süresince önerilmez.
Çok sıcak havalarda dışarı çıkmanız gerektiğinde, yüzünüze sürdüğünüz çok koruma faktörlü kremler veya şapka kullanımı ile bu lekelenmelerin oluşumuna karşı önleminizi alabilirsiniz.

SICAK SU KAYNAKLARINDAN UZAK DURUN
Gebelikte kaplıca, hamam, sauna gibi yerlerin kullanılması önerilmez. Çünkü termojen (sıcağa bağlı) etki bebeğin gelişiminde bir takım anomalilerin ortaya çıkmasına neden olabilir.
Aynı şekilde plajda güneşlenmek de önerilmemektedir.

FIRSAT YARATIP YÜZÜN
Yüzme ile vücudunuzun adeta tüm kaslarını çalıştırabilir, aynı zamanda psikolojik bir rahatlama da sağlayabilirsiniz. Yüzme için denizi ve hijyenik durumundan emin olduğunuz havuzları kullanabilirsiniz.

YATMADAN ÖNCE ILIK BİR DUŞ ALIN
Özellikle gebeliğin son dönemlerinde ortaya çıkan uykusuzluk, sıcak basması, huzursuzluk gibi şikayetler için geceleri yatmadan önce alacağınız ılık bir duş sizi hem bedenen hem de psikolojik olarak rahatlatacaktır.
Ayrıca akşamları aşırı kalorili ve ağır gıdalardan yerine daha hafif ve hazmı kolayları tercih edin ve yedikten sonra en az bir saat yatağınıza gitmeyin.

İLK AYLARDAN İTİBAREN DÜZENLİ EGZERSİZİ İHMAL ETMEYİN
Son aylar içinde vücudunuz ilk gebelik öncesi döneminize göre ortalama olarak 15-20 kiloluk bir yük altına girecektir. Tüm bu ağırlık artışını beliniz, kalçanız, bacaklarınız ve eklemleriniz karşılamak durumundadır. Bu yüzden özellikle bu bölgelerin egzersizleri hem bu ağırlıkların daha rahat taşınabilmesi hem de doğumun daha rahat bir şekilde gerçekleşebilmesi için gereklidir.
Yani, ilk aylardan itibaren düzenli olarak yapılan egzersizler ve yürüyüşler son aylarda sizi daha rahatlatacaktır.

YAZ DÖNEMİNİN İYİ YÖNLERİNİ DE GÖRÜN
Gebelik döneminizin yaza denk gelmesinin iyi yönleri de vardır aslında. Daha fazla seyahat edebilme şansı da bunlardan birisidir. Gebeliğiniz ile ilgili bir sıkıntınız yoksa seyahat engeliniz de yok demektir.