Sakarya Meydan Muharebesi'nin kazanıldığı Ankara'nın Haymana ilçesine bağlı Evliyafakı köyünde vatandaşlar muharebede şehit olan askerlerin mezarlarına gözü gibi bakıyor.
23 Ağustos 1921'de Mangaldağı'nda başlayan Türkiye'nin bağımsızlık mücadelesinde önemli bir yeri olan Sakarya Meydan Muharebesi 22 gün 22 gece sürdü ve 13 Eylül 1921'de zaferle sonuçlandı. Dünyanın en uzun meydan muharebesi olan Sakarya Meydan Muharebesi'nin Ankara'nın Haymana ilçesinde bıraktığı izler ilk günkü tazeliğini koruyor. Vatan toprağı için canını ortaya koyarak şehit olan Türk askerlerinin mezarları ise Evliyafakı köyünde yaşayan vatandaşların bahçelerinde bulunuyor. köy halkı 1 asırdır evlerin avlusunda ve mahalle içinde bulunan şehit mezarlarına özenle bakıyor.

"Esas savaş Haymana Mangal Dağı'nda başladı"
Seçildiğinde Milli Mücadele şehitlerine yönelik çalışmalar gerçekleştirme sözleri verdiğini, verdiği sözleri de erine getirdiğini belirten Haymana Belediye Başkanı Özdemir Turgut, "Hüseyin Avni Alpaslan'ın Şehitliği, Bakanlar Kurulu kararı ve Cumhurbaşkanımızın talimatı ile Milli Park ilan edildi. Sakarya denilince Sakarya ili akla geliyor, Polatlı akla geliyor. Ama esas savaş Haymana Mangal Dağı'nda başladı. Orada şiddetli çarpışmalar oldu. 13 bin şehidimiz var. Bunun yanında da kayıplar var. Milli Parklar Genel Müdürlüğünün yaptığı çalışmalar ile 4 bin şehit mezarı tespit edildi ve anıt mezarlarda yapıldı. Hüseyin Avni Alpaslan da Giresun'un 42. alayından burada düşmanla savaştılar. Avni Alpaslan, Uludağ Güzelcekale Muharebeleri sırasında yaralandı ve hayatını yitirerek burada defnedildi" ifadelerini kullandı.

"Türk ordusu burada destansı bir direniş gösteriyor"
Sakarya Meydan Muharebesi'nin dünyanın en uzun meydan muharebesi olduğuna dikkat çeken Haymana Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü Ferdi Çakmak, "23 Ağustos'ta Mangal Dağı Muharebeleri ile başlıyor Sakarya Meydan Muharebesi. Yunan ordusu harekat planı gereği cephenin en güneyinden bir kuşatma harekatı yaparak Türk ordusunu imha etmek ardından Haymana'yı ele geçirerek Milli Mücadelenin merkezi Ankara'yı ele geçirerek Muharebeyi sonuçlandırmak istiyor. Ancak planladıkları gibi olmuyor. Başkumandan Mustafa Kemal Paşa önderliğindeki Türk ordusu burada destansı bir direniş gösteriyor. Buradaki her bir tepede her bir cephede, tutunabildikleri her noktada ayrı birer destan yazıyorlar burada" diye konuştu.

"Yunan ordusunun Güzelcekale'de 3 binin üzerinde kaybı var"
Güzelcekale Muharebeleri esnasında da destan yazıldığına dikkat çeken Ferdi Çakmak, "Orada da müthiş bir direniş gösteriliyor. Hatta Yunan ordusunun Güzelcekale'de 3 binin üzerinde kaybı var. Onlar KaleGrotto olarak isimlendiriyor bu muharebeyi. Atina'nın en ünlü meydanında KaleGrotto şehitleri için bir anıtları da vardır" ifadelerine yer verdi.

"Evlerin bahçelerinde şehit mezarları var"
Haymana'da yaklaşık 85 köyün Yunanlılar tarafından işgal edildiğini aktaran Çakmak, "Evliyafakı köyünde evleri incelediğinizde evlerin bahçelerinde şehit mezarları var. Adeta meskun mahal muharebeleri gibi. Çünkü o kadar şiddetleniyor ve o kadar içerilere doğru giriyor. Ancak 22 Eylül'e kadar Yunan ordusu taarruzları devam ediyor. Çal Dağı da aynı şekilde orada da muharebeler şiddetle devam ediyor" dedi.

"Onlar bizi korudu biz de onları koruyoruz"
Ev yapmak istediklerinde şehit mezarları ile karşılaştıklarını söyleyen Ekrem Koçak, "Kabir bize atadan kalma. Yüz senelik bir mazisi var. Kabir, önceden biz evleri yaparken tümsekti burası. Tümseği evlerin dolgusunu doldurmak için kazarken 3 4 askeri üniforma çıktı. Çürümüştü ama belliydi askeri üniforma olduğu. Kemikler, askeri üniforma, silahlar her şey çıktı buradan. O zamandan beri biz onu koruyoruz oda bizi koruyor. Bizden istediler türbeye taşımak için. Babam Dağıstan Koçak müsaade etmedi vermek istemedi. Aynı şekilde bize de sakın vermeyin dedi. 3 ya da 4 kişi olduğunu gördük ama kurcalamadık daha fazla rahatsız etmek istemedik. Milli Parklar Genel Müdürlüğü'nden geldiklerinde babam müsaade etmedi. Onlar bizi korudu bizde onları koruyoruz bu bizim görevimiz dedi" ifadelerini kullandı.
Evlerinin bahçesinde şehit mezarı bularak korumaya alan Haymana'lı Mesut Kaplan, "Babam bu evin temelini kazarken bir ceset buldu. Sadece bir kolu eksikti. Bir askeri düğmesi vardı. O şekilde köy halkı ile toplanım evin temelinden şehidimizi çıkartıp buraya gömdük. Kendimiz bakıyoruz. Her zaman iyiliğini görüyoruz. Milli Parklar tarafından da teyit edildi" açıklamasında bulundu.

"Hemen hemen her evin önünde bir mezar var"
Evliyafakı Köyü'nde yaşayan ve Sakarya Meydan Muharebesi anıları ile büyüdüğünü söyleyen İsmail Yazıcı, "Büyüklerimizden dinlediklerimize göre, İstiklal Harbi'nde Sakarya Meydan Muharebelerinde savaşın en şiddetli geçtiği yer İkiztepeler'de olmuştur. Yunan askerleri köyümüzdeki harmanları yakmışlar, hayvanları alıp götürmüşler ve köye büyük işkenceler yapmışlar. Türk ordusunun karargahı da Mangal Dağı'ndaymış. Çocukluk dönemimizde okulca İkiztepe'ye gelirdik. O zamanlar kazılmış mevzileri, şarapnel parçaları, mermi kovanlarını görürdük. Köyümüzdeki tarlalardan patlamamış bombaları toplayıp Polatlı Topçu Füze Okul Komutanlığı'na teslim ettiler. Köyümüzde hemen hemen her evin önünde bir mezar var. Köy yolunda yine şehit mezarı var. Bunlarda savaşın şiddetli geçtiğinin göstergesidir. Okula giderken 'Ahmet Dedeler' gelir bize Çanakkale Savaşları, Sakarya Meydan Muharebesi hakkında anılarını anlatırlarken göz yaşlarını tutamazlardı" dedi.