FETÖ'nün darbe girişimiyle her şey allak-bullak oldu...

Kim FETÖ'cü, kim değil...

Kim kripto; kim sporlaşmış hücre...

Hani bazen bağırıyoruz, yazıyoruz ya...

'Liyakat', 'Liyakat' diye diye...

Onu yaparken bile...

Bu kadar olmasa bile...

Yeni kadrolaşmalarla benzer işlere neden olma ihtimali var!

***

Sinsi bir yapılanma...

Kuzu postuna bürünmüş kurt misali...

Din kisvesini maske yapmış bir yapılanma...

Dini yapılanmaların bu kadar yoğun olduğu...

İktidar, bir nevi varlık nedenini oluşturan bir kavramı ve mensuplarını kesip atamayacağına göre...

'Ehveni şer' uygulaması yapıyor...

Hani diyoruz ya...

'Yeni bir yapılanma' endişeleri var diye...

Aksi de, diğerlerinde aynı endişeyi uyandıracak!

***

Tüm bunların altında...

Çok keskin ve çok derin ayrışmalarımız var...

ABD, İngiliz, İsrail ve diğer oyun kurucuların...

Tarihimize bile el atıp, resmi tarihe paralel tarih oluşturmasıyla...

Tarih birliğinin yok edilmesi çalışmalarıyla oluşturulan...

Birbirine yabancı, farklı tarihlere inanan insanlar var...

Dindeki ayrışmanın zirve yaptığı noktalar var...

'Dün'e ait düşüncelerdeki ayrışmaların intikam beklentisi var...

Yani var oğlu var!

Böyle olunca da...

İktidara sahip olanlar...

Birlik ve beraberliği arzulasalar bile...

Bugüne kadar şartlandırdıkları beyinleri buna müsaade etmiyor...

***

Böylesine bir dönemde hükümetin işi çok zor...

FETÖ'cüden boşalan yere kimi getirse, diğerinden itiraz başlar...

Çünkü, herkes sadece kendini temiz görür, karşısındakini değil...

Kimi o göreve getirirseniz getirin...

İtirazlar yüksek desibelle seslendirilir...

Kimi kazanılmış mevzilerin kaybedilmesinden...

Kimi, yaşananlara rağmen mevzi elde edilememesinden yakınır...

Ve her yere sızan FETÖ kuşkusuyla...

Bulunduğunuz çevreden, tanıdığınız ve kefil bulabilenlere görev verirsiniz...

"İnşallah bu onlara benzemez" dualarıyla...

***

Dedim ya zor iş...

Yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal misali...

Hele hele önünüzde de seçimler olduğuna göre...

Mecburen, "Durmak yok, yola kaldığımız yerden devam" dersiniz...

Korkularınızın, endişelerinizin tavan yapmış haliyle...

Ve güvensizlik her yeri sarar...

"Kime güveneceğini" bilmeyince insan...

Ve çözümsüzdür sonu...

Çünkü aramıza serpilen tohumlar filizlenmiştir...

Mezhep, tarikat, cemaat...

Atatürk'ü sevenler - hakaret etme çukuruna düşenler…

Yaşamsal farklılıklarımız...

Tarihe ve olaylara bakışımız...

Biatçılığımız, sorgulayıcılığımız...

DNA'larımıza işleyen rantçılığımız...

'Ben' merkeziyetçiliğimiz...

Daha yüzlercesi...

Ayrıştırır bizi...

Yalandan biraraya gelsek de!