'Sizlere selam olsun üniversiteler,

öğretmenler,

öğretmenleri alınmış kürsüler…'

YÖK başkanı, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dekanını 'sevdiği halde' ,'çok çalışkan bir akademisyen 'olduğunu da belirterek istifa ettiriyor! Çünkü, cahil insanların desteğiyle yaşayan bir sistem sayesinde, 'ben cahilleri severim!' diyen rektörlerin yönettiği,12 Eylül ürünü bir kurumdur YÖK…

Eğitim sistemimiz, ne yazık ki ,hep bu bilim, aydınlık, çağdaşlık, kitap…düşmanlarının tekelinde. O 'cahilseverler' yönetiyor okullarımızı yukardan aşağıya kadar!.. Düşünen insanların tutuklandığı bir toplumdan, kitapların tutuklandığı bir sürece evriliyoruz. Nerde bir eğitim ,bilim, sanat kurumu veya eseri görseler; sarımsak görmüş hayalete dönüşüyorlar!.. Korkuyorlar… Korkuyorlar…Ama, korkunun ecele faydası yok! Bilmiyorlar!..

Sayıca çok üniversite açmakla ülkemizde bilim gelişiyor mu? Hayır!..

Yetmedi, üniversiteleri bölüyoruz! Nitelik bakımından çok az sayıda olan bu okulların bölünmesiyle sadece yeni kadrolar oluşturur, yandaşlarınızı buralara yerleştirirsiniz; ancak okulların niteliğini artırmış olmazsınız.

Öte yandan bu okulların uluslararası ilişkileri var. Akademik ilişkiler, burslar, konferanslar vb…Okullar bölündüğünde bunları da ortadan kaldırmış oluyorsunuz. Geleneklerini, olanaklarını da…

Bu okulların neden bölündüğüne dai, kamuoyuna sağlıklı bir açıklama da yapılmadı. Bildiğimiz kadarıyla kalabalık oldukları, kampüslerinin dağınıklığı ve bu nedenle, yönetim zorlukları yaşandığı söylendi. Bu sorunu, o okulları bölmek yerine, yeni yönetim modelleri ile kendi işleyişlerini daha sağlıklı hale getirerek çözmeleri mümkün değil midir?

Amaç üzüm yemek değilse…

Bütün olumsuzluklara rağmen aydınlığın kazanacağı bir dünyaya inanmak gerek…İyi şeyler de oluyor hayatta…Çocuklar, gençler, geleceğimiz onlar. İmkan tanınırsa ortaya güzel şeyler çıkaracaklarını her fırsatta ortaya koyuyorlar. Bu yüzden ümitli olmalıyız…