Başlık bazılarına iddialı gelebilir ama hiç de iddialı hele de hiç de abartılı değil. Şu günlerde TMO'nun elindeki 2017 ürünü fındıkla ilgili olarak alınacak karar sadece bu yılın değil, gelecek yılın ve yılların da kaderini etkileyecektir.

Verilecek kararla ya Türkiye hazinesi ve Türk fındık üreticisi ya da büyük kısmı Avrupalı olan yabancı tüketici kazançlı çıkacaktır. Her inanan gönül ve salim akıl, ki sahipleri 'açıkçı' konumda bir tüccar bile olsa, elbet Türkiye'den yana tavır alacaktır.

2018 ürünü fındık rekoltesi 450 bin ton civarında gerçekleşmiştir. Bu düşük bir rekoltedir. Hem yeni ürünün hem de TMO'nun elinde bulunan yaklaşık 70-80 bin ton civarındaki 2017 ürünü fındığın tamamı sezon sonuna kadar ihraç edilecektir. Bunda şüphe yoktur. Bütün problem elde kalan fındığın gerçek değerini bulup bulamayacağındadır.

Eğer doğru kararlar alınırsa bundan hem üretici hem de ülke kazançlı çıkacaktır. Türkiye ihraç sezonunun açıldığı 1 Eylül 2018'den şu ana kadar(16 Ocak 2019 itibariyle) 130 bin ton iç(260 bin ton kabuklu) fındığını ihraç etmiştir. Kabuklu hesabıyla 40-50 ton kadar fındıkta iç tüketime gitmiştir. Türkiye'de hala ihracata verilebilecek 200-210 bin ton civarında fındık vardır. Bu fındığın büyük kısmı köylünün elindedir ama kimin elinde olursa olsun bu fındık Türkiye'dedir ve ihraç fiyatındaki her artış bu ülkeye girecek dövizin artması anlamına gelir ki ülkeye döviz girdisi üzerine çeşitli oyunların oynandığı şu günlerde bu çok önemlidir.

Son günlerde İstanbul ve Karadeniz Fındık ve Fındık Mamulleri İhracatçı Birlikleri'nin hem Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'a hem de Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Bekir Pakdemirli'ye başvurarak 'TMO'nun elindeki 80 bin ton fındığın ihraç kaydıyla' ama 'rekabet edilebilir fiyatlarla' tüccara verilmesini istemesi bu açıdan çok önemlidir. Fındık fiyatlarının yükselmeye başladığı bir dönemde eski fındığın piyasaya verilmesi kendi ayağımız değil kendi kalbimize kurşun sıkmakla eş anlamlıdır. Avrupalı sanayici ve açıkçı spekülatör ithalatçıların mala sıkıştığı ve üreticiye vereceği fiyatları yükselteceği bir dönemde onları rahatlatacak böyle bir yanlış üreticiye ve Türkiye'ye büyük zarar verir.

Bu karar sadece bu yıl fındığını vurmakla kalmaz gelecek yılın ve yılların fındığının da daha ucuza gitmesine ve ülkenin döviz kaybına zemin hazırlar. Ben seçim arifesinde Türk Hükümeti'nin böyle bir yanlışa düşmeyeceğine inanıyorum. Hazine ve Maliyenin Bakanı Sayın Berat Albayrak ve bir zamanlar fındık ihraç fiyatlarının yükselmesi için tarihimizin en yüksek fiyat istikrar fonunu koymakta tereddüt etmeyen Prof. Dr. Ekrem Pakdemirli'nin oğlu olan Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Bekir Pakdemirli bunu engelleyecek donanıma ve güce sahiptir.