Haziran sınav ayıdır.

Binlerce lise ve ortaokul son sınıf öğrencisi sınava giriyor. Sistem sürekli değişiyor, kafalar karışıyor…

Ortaokullardan 'nitelikli liselere geçiş sınavı'1 Haziran'da, üniversiteye giriş sınavı da 15-16 Haziran tarihlerinde yapılacak.

Ortaokulların son sınıflarında yaklaşık 1 milyon 200 bin öğrencimiz var. Uygulanacak sınav sonucunda, bu çocukların sadece beşte biri 'nitelikli okullara yerleşebilecekler. Temel liseler de kapanıyor…

Çocuklarını büyük paralar ödeyerek özel okullarda okutacak maddi gücü olmayan, onların her şeye rağmen devlet okullarında okuması durumunda da hiç olmazsa, iyi okullarda ve seçilmiş öğrencilerin içinde daha iyi eğitim alabileceğine inanan veliler, çocuklarından daha telaşlı.

Çocukların çoğu ise, gelecek kaygısının henüz ne demek olduğunun farkına bile varmadan içine sokuldukları bu anlamsız yarışın yorgunu…

Üniversiteye giriş sınavlarına da yaklaşık iki milyon gencimiz girecek. Bu gençlerimiz, nitelikli bir yükseköğrenim görerek gelecekte daha güzel bir yaşama kavuşabilecekleri umuduyla büyük bir çaba içindeler. Ancak, onlar da biliyor ki sokakta işsiz kalanların büyük bir bölümü eğitimli gençlerden oluşuyor.

Sınavlara girmiş, başarılı olmuş, gençlerimizin büyük bir bölümü işsiz güçsüz, geleceğe dair beklentilerini kaybederek yaşamaya mahkûm etmiş bir toplumda yaşamanın sorumluluğu hepimizin.

Anaokulundan üniversiteye kadar, son yıllarda yaşanan kadrolaşmanın yanında, özelleştirilen ve muhafazakarlaştırılan eğitim sisteminin çivisinin iyice çıktığını sağır sultan bile duydu; ama yetkililer bunca olumsuzluğu görmezden geliyorlar.

MEB de eğitimdeki gidişatın iyi olmadığının farkında; ama bütünlüklü bir eğitim reformu yerine, deneme yanılma yoluyla çözüm yolları arıyor; fakat yapılanlar yeterli değil. Eğitimde köklü bir reform ve anlayış değişikliğine ihtiyaç var:

İlköğretimden üniversiteye kadar eleyici bütün sınavlar kaldırılmalı,

Eğitimde özel okul, yurt, vakıf… Teşviklerine son verilip kaynaklar kamu okullarına aktarılmalı,

Her öğrenci kamu okullarında ilgi, istek ve yeteneğine göre istediği kadar parasız, laik, bilimsel eğitim alabilmelidir.

Eğer, gençlerimizi, niteliksiz eğitim sarmalına sokup sonra da işsiz bırakacaksak bu sınavları hiç yapmayalım! Yeni (u)mutsuzluklara ve hayal kırıklıklarına imkan vermeyelim…