İlk iki haftayı dört puanla geride bırakan Samsunsporumuz, ligin üçüncü haftasında deplasmanda Bandırmaspor ile karşılaştı.

Öncelikle belirtmek gerekir ki, yerel ve ulusal basında bu sene şampiyonluğun favorileri arasında bizimle birlikte Adana Demirspor ve Altay lanse edilse de, Bandırmaspor da çok iyi bir kadro kurdu. Özellikle Pote, Del Valle ve Landel gibi bu ligde şampiyonluğa oynamış ekiplerde forma giymiş, tecrübeli oyunculara sahipler. Yerli oyuncuları da aynı şekilde bu ligin çeşitli takımlarında top koşturmuş, bu ligi bilen isimler.

Samsunspor'un da iyi bir kadroya sahip olduğu aşikar fakat özellikle yabancı oyuncuların yurtdışından Türkiye'ye ilk kez gelmiş olması nedeniyle bu oyuncular ülkeye ve lige adapte olabilmek için zamana ihtiyaç duyuyorlar. 

Bu oyuncuların eski takımlarındaki performanslarını görmediğimiz, neler yapabileceklerini ve potansiyellerini bilmediğimiz için bizi şampiyonluğa taşıyabilecekler mi, öngöremiyoruz. Eminim ki teknik ekip ve scout ekibi ince eleyip sık dokuyarak bu tercihleri yapmıştır fakat yine de sosyal medyada okuduğum taraftar yorumlarında ve yerel basında takip ettiğim köşe yazılarında, özellikle Vukan Savicevic ve Freddy Plumain hakkında bir fikir birliği olmadığını görüyorum. 

Karşılaşmaya gelecek olursak, tıpkı ilk iki hafta da görüp söylediğimiz gibi geriden oyun kurmaya çalışırken zorlandığımızı, orta alanda organize olamadığımızı bu maçta da görmüş olduk. Orta sahada topu alıp dağıtmak için inisiyatif alan oyuncu olmadığı anlarda, sürekli yan pas ve geri pas yapıp durduk. Bu noktada Gökhan Alsan'dan bahsetmek gerekir. Gökhan üç haftadır kendinden bekleneni veremedi. Özellikle Bandırma maçının ikinci yarısında, oyundan çıkana kadar ismini duyamadık. Futbol değil adeta saklambaç oynadı Gökhan Alsan. 

Muhsin yerine Oğuz oyuna girince fark yarattı, ikinci yarı derli toplu bir görüntü çizdik. Daha organize ataklar üretmeye başladık. Hocanın Oğuz'u ilerleyen haftalarda Muhsin yerine ilk onbirde düşüneceğini tahmin ediyorum.

Bandırma gibi bir ekiple deplasmanda oynayıp 1-0 geriye düşmemize rağmen ikinci yarı reaksiyon gösterip skoru 2-1'e getirebilmek çok önemliydi. Normal koşullarda bu deplasmandan alınan 1 puana kötü denemez ancak hem 2-1'i yakalamış olmamız, hem de uzatma dakikalarında Tomane'nin boş pozisyonda kendisine gelen kafa topunu dışarı atması nedeniyle iki puan kaybettik diyebiliriz.

Yine de oynadığımız bu iki deplasman maçından beraberlikle ayrılmış olmak, Altay ve Bandırma gibi liderlik yarışı içinde olduğumuz rakiplerimizin kendi sahasında kazanamamış olması anlamına geldiği için karlı çıktığımız söylenebilir. 

Önümüzdeki iki hafta Samsun'da oynayacağız.  İçerideki bu iki karşılaşma ve ardından Eskişehir deplasmanından dokuz puan topladığımızda liderlik koltuğuna oturacağımızı düşünüyorum. 

Takım şu an tam manasıyla hazır görünmese de Ertuğrul Sağlam gibi bir gücümüz var. Sezon sonunda üst lige çıkacağımızdan şüphem yok.