Bandırmaspor maçının zor geçeceği herkesçe öngörülebiliyordu. Savunmada iyi kapanan, topa sahip olduğunda kolay kaybetmeyen ve geçiş oyununu iyi oynayan bir takımla karşı karşıya geldik.
Orta saha üçlüsü Mulumba, Landel ve Mehmet Özcan, Bandırmaspor'un topa sahip olmasında ve kazandıkları topları iyi kullanmasında oldukça etkiliydi.
İlk yarı, ibre bir tık bizim lehimize olmakla beraber, dengeli ve kontrollü geçti. İkinci yarıya Osman Çelik'in kaçırdığı pozisyonla başladık. Girdiğimiz pozisyonları tamamlamakta başarılı olamadık. 
Dakika 59'da Tallo'nun kaleciyle karşı karşıya kaçırdığı net pozisyon maçın kırılma noktası oldu ve nitekim beş dakika sonra golü kalemizde gördük. 
Elindeki malzeme kapasitesi belli olduğundan dolayı Fuat Çapa'ya iyimser bakanlardanım ama dün oyuna müdahale etmek için çok geç kaldı hoca. Fofana'yı sahaya sürmek için golü beklemeye gerek yoktu.
Kadro zaafiyetimiz dün tekrar kendini gösterdi. Elinizde 5 oyuncu değişikliği hakkınız varken bunun 3'ünü kullanıyorsanız ve kurtarıcı diye sahaya sürdüğünüz oyuncu Tolcay Ciğerci ise zaten pek fazla beklentiye girmeye gerek yok.
Eldeki kadro kapasitesi buyken play-off hesapları yapıyorsanız içeride iki maç üst üste kaybetme lüksünüz olmamalı. Bu kayıpla beraber Erzurumspor deplasmanından alınan galibiyet boşa gitmiş oldu.
Sezon boyunca ortalama 3-4 bin seyirciye oynarken, bu hafta 10 bin kişi tribünde yer almışsa onlara galibiyet göstermeniz gerekir. Play-off hattındaki rakiplerin sürekli puan kaybettiği şu ortamda elinize geçen fırsatları doğru değerlendirmek zorundasınız.