Kirli tezgahın piyonları yine sokakta...
Onların başında da bu ülkede kamu görevlisi olduğu halde, yasa masa tanımayan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir...
Terörist cenazelerine, devletin cankurtaranını gönderen o...
Devletin imkanlarıyla teröristler için taziye çadırları açan yine o... Bu milletin parasıyla alınmış belediye otobüslerini terörist cenazelerine gönderen de o...
Türkiye Cumhuriyetinin Başbakanına kafa tutan, Roj TV için Türkiyeyi şikayet eden de o...
Baydemir yine, teröristbaşı Abdullah Öcalanın dövüldüğünü bahane ederek yürüyenler arasındaydı...
Kime karşı yürüyorsun?...
Kime karşı taş atılmasına seyirci kalıyorsun?..
Bir değil, iki değil...
Baydemirin yasa tanımayan tavırlarına karşı, yasada görevleri tanımlananları arıyor gözlerim...
Baydemirin bizim bilmediğimiz ve yasalarda olmayan bir ayrıcalığı mı var?..
Ayıptır, yazıktır ve de günahtır!..
Hukuk, herkes için hukuktur...
Ona ayrı, buna ayrı olmak, anayasal suçtur...
İçim yanıyor içim. En çok da bu milletin parasıyla bunlara maaş verilmesine içim yanıyor...
Dün ve önceki günkü eylemlerde çoluğu çocuğu, kadını kızı, genci yaşlıyı sokağa döküp, perde arkasında bu fotoğrafı seyredenlerin kıs kıs gülmesi de canımı yakıyor...
Apo İmralıda dövülmüş(!)...
Yalana bak yalana...
Amaçları gerginlik yaratmak...
Aman, bu oyuna gelmeyelim...