n

n
n Dün bir teknik aksaklıktan dolayı yazamadım. Yazabilseydim eğer, üniversite giriş sınavlarına yapılan son dakika değişikliğini yazacaktım. İki hafta öncesine kadar öğrencilerin sınavda aldıkları ham puanın üzerine ortaöğretim başarı notu ve okul başarı notu olmak üzere iki ayrı not ekleniyordu. Başarılı ya da fen liseleri gibi rekabetin üst düzeyde olduğu okullarda bireysel başarı notunun bazı normal liseler ve özel okullara oranla daha düşük olduğu gerçeğinden yola çıkılarak bir de okul başarı notu getirilmişti. Buna göre başarılı okullara daha yüksek başarısız okullara da daha düşük okul başarı notu verilerek bireysel başarıdaki adaletsizlik dengeleniyordu. İki hafta önce yapılan bir değişiklikle okul başarı notu uygulaması kaldırıldı.
n
n Sistem adaletsizliğe yol açacağı gibi kötü niyetli uygulamalara da yol verecek gözüküyor. Eğitim hizmetini salt para kazanmak olarak algılayan bazı özel okullarda veya özelliği olan bazı il ve ilçelerde öğrencilerin blok halinde yüz tam puan almasının yolu açılacak deniyor. Bu eğitimdeki eşitlik ve adalet adına da ülkedeki kırılganlıklar adına da ciddi tehditlere açık bir yol. Dilerim dillendirilen korkular gerçekleşmez.
n
n Bu olmasa bile sistemde başarılı okullar aleyhine uygulama söz konusu. Bu yeni sistemin not vermekte hiç de cimri davranmayan okulları öne çıkaracağını ve mesela bir fen lisesi öğrencisinin tüm soruları doğru yapsa bile ortaöğretim notu nedeniyle ilk bine girmesinin mümkün olmadığı öne sürülüyor. Hatta bu sistemin fen liseleri gibi bazı üst seviyede eğitim veren kurumları zaman içinde tasfiye edeceğini öne sürenler de var.
n
n Yine iddialarına göre, bu ülkenin Bilkent, Boğaziçi, Koç, İTÜ gibi gözde üniversiteleri ilk bindeki öğrencilere cep harçlıkları dahil yüzde yüz tam burs veriyor. İlk bin bu açıdan çok önemli. Geriye atılan sadece ilk bin değil. Herkes aynı şekilde aşağılara kayacak.
n
n Umarım eleştiriler dikkate alınır ve -eğer iddialar doğru ve geçerliyse- yanlıştan bir an önce dönülür.
n
n NOT-1: Geçen hafta sonunda Türk halk şiiri büyük bir ozanını kaybetti. Abdurrahim Karakoç, Hakk’ın rahmetine kavuştu. Nur içinde yatsın. Büyük ozandı. Kadri yeterince bilinmedi. Çoğu kimse onu “Mihriban”la tanır. Halbuki o Mihriban’ı yazmadan önce de çok büyüktü. “Hasan’a Mektuplar” yazardı. “Mektup yazdım Hasan’a/ Ha Hasan’a ha sana” diyordu. “Hakim Bey” muhteşemdi. Geciken adaletin adalet olmadığını harikulade bir kavrayışla şiirleştirmişti. Şiir aleminin başı sağ olsun. Allah kalanlarına sabır, kendisine rahmet ihsan eylesin.
n
n NOT-2: Geçen hafta sonu gittiğim “Ortaasya Türk Muskisi Gençlik Korosu” konseriyle ilgili yazım üzerine AKS TV Genel Yayın Yönetmeni Sinan Sallabaş aradı. Konseri naklen verdiklerini ve en kısa zamanda tekrar yayına koyacaklarını bildirdi. Konuya ve sanat etkinliklerine gösterdiği hassasiyetten dolayı Sayın Sallabaş’a teşekkür ediyorum. Siz okuyucularıma da bu yayını kaçırmamanızı ısrarla öneriyorum.
n