Hemen hemen neredeyse her gün bir cenazedeyiz. Bazen ayrı camilerde olduğunda yetişemediklerimiz de olmuştur….
Eşin, dostun ve arkadaşın en acı gününde yanında olmak ve
"helalleşmek" gerekir...
Öyle bildik, öyle devam!..
Dün sevdiğim bir ağabeyimle, arkadaşımızın annesinin cenazesi nedeniyle Kavak'ın Göçebe Mahallesi'ne gittik....
Kavak merkezinden 10 kilometre uzaklıktaki bu mahalleye giderken, birçok yerleşim merkezinden geçtik...
Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz'ın, kırsal mahalle ziyaretleri sonrasında söylediği gibi buralarda "İn-Cin top oynuyor" gerçekten de...
Göçebe'ye daha önce hiç gitmemiştik. 'Yolu kaçırıp, cenazeye geç kalmayalım' diye birine soracağız!..
İnanın, Göçebe Mahallesi Camii'nin önüne gelene kadar ne tarlada çalışan ne de yolda yürüyen bir Allah'ın kulunu gördük!...
Kırsal kesimler her geçen gün daha da boşalıyor...
Bu bilinen bir gerçektir!...
Kırsal kesimden kentlere göçü önleyecek sosyal ve ekonomik politikalar geliştirip, vatandaşı yeniden üreten hale getirmek zorunda olduğumuz da bir gerçektir...
O bereketli toprakların böylesine atıl bırakılması veya bıraktırılması,
Allah'ın bahşettiği bu nimeti, elinin tersiyle itmektir!..
Dün, Göçebe Mahallesi'ne giderken, Büyükşehir Belediyesi'nin yaptırdığı beton yolları da gördüm...
İçimden geçeni de buraya yazıyorum...
"İnin cinin top oynadığı" bu kırsal alanlarda ev-ocak yeniden şenlendirilmediği takdirde, o yollara harcanan paralara da yazıktır!..
İki kişiye içme suyu, beş kişiye beton yol!..
Oh ne ala! Bu ülke durumu tersine çeviremezse, o zaman da yazıktır!..
