Keyifli bir dost sohbetinin ardından karar verdim, bir başka dünyaya kanat çırpacağım şu ahir ömrümde fırsat buldukça ve de kanadımın gücü yettikçe. Bir başka aleme kaçış değil bu kanat çırpış; bu alemdeki hüzün dünyasından mutluluklar dünyasına gidiş ve geliş. Dost öyle dedi, 'hemen yanı başımızdaymış' hatta yanı başımızda bile değil tam da içimizde, beynimizde ve gönlümüzdeymiş. Onu da yıllar önce İstanbul'daki muhteşem bir dost söylemişti. O söylemişti ama ben pençemi sökülmez şekilde geçirdiğim huzursuzluklar diyarından bir gün hemen yanı başımda olduğu kulağıma birçok defa fısıldanan mutluluklar diyarına kanat çırpmayı ne akıl ettim ne de istedim.

Kötü bir gırtlağım, kötü bir kulağım var. Kulağım makamı yakalayamaz, gırtlağım o makamın sesini veremez. İyi de söyleyen dostumuz da mı yok şükürler olsun bu kentte yaşarız, severiz ve galiba da biraz da seviliriz. Hadi diyelim, rahatsız etmek istemedik, Türk Sanat ve Halk musikisinin en usta ses ve saz sanatçılarının plakları ne güne durur?

Şimdi bir taraftan yazıyorum bir taraftan Kudsi Ergüner ve arkadaşlarının 'La Banda Alla Turka' adlı eserini dinliyorum. Ahmet Hatipoğlu'nun Türkiye Diyanet Vakfı tarafından yayınlanan 'Ahmet Hatipoğlu Beste Külliyatı ' da masada bekliyor. Musikinin nağmelerinde huzur diyarına kanat açmak, galiba dünyanın hayhuyuyla boğuşmak ve sonunda boğulmaktan çok daha güzel olsa gerek.

Ha şunu da söyleyeyim, masamda sadece plaklar ve müzik çalarlar yok, Mevlana ve Ömer Hayyam'ın rubaileri, Ayvaz Gökdemir'in Yunus Emre'den derlediği Güldeste'si de yazı bittikten sonra sanat musikisinin dingin ortamında, büyük bir huzurla okunmayı bekliyor. Hiç küfür yok, hakaret yok, beddua yok, yok, yok, yok, Allah var, peygamber var, aşk var; bunların olduğu yerde onlar nasıl ola ki?

Sizin olsun diye başlayacağım son paragrafa, sakın kendinize alınmayınız sevgili dostlar; kastım sizler değilsiniz. Onlar kendilerini bilirler, kastım tüm insani ve ilahi değerleri gelip geçici bir dünya hayatı için çalan, çırpan, toplayan, yakan, çürüten ve hepsini de burada bırakıp sonunda bu dünyada yıktığı binlerce gönül, aldığı binlerce ahla hesap makamına gidenleredir… Dilerim ki Allah, onları bu dünyada ıslah etsin de fazla insana acı çektirmesinler hem de her şeye rağmen bir insanının dayanamayacağı kadar yanmasınlar.