Ankara Ticaret Odası, ülkenin iç ve dış sorunlarına
karşı gösterdiği duyarlılığıyla ön plana çıkıyor...
Haliyle, ATO Başkanı Sinan Aygün de
kamuoyunda haklı bir takdir topluyor...
Sözüm ona, ulusal diye nitelendirilen
ancak, Genel Başkan Yardımcılığını yaptığım Türkiye Gazeteciler Federasyonunun girişimleriyle yasalarda yaygın olarak adlandırılan bazı gazeteler, milli duygulardan uzaklaşınca, kamuoyu oluşturma görevini ATO gibi kuruluşlar üstleniyor...
ATO, son olarak, Ermeni iftirasını destekleyen ülkelerin
Katliam ve soykırım sicili
ni çıkararak,
hafızaları tazelemiş oldu...
Ermeni iftiralarını ilk tanıyanlar arasında Güney Kıbrıs Rum Kesiminin olduğunun belirtildiği raporda, Rumların 1912 yılından 1974 yılına kadar Kıbrıs Türklerine yönelik katliamlarında bine yakın kişinin öldürüldüğü yer alıyor...
Yunanistan da iftiraya çanak tutan ülkelerden biri... 1826 yılında Yunanistanın sadece Mora Adasında 20 bin Türk öldürüldü ve Batı Trakyadaki zulüm nedeniyle 400 bin Türk, bölgeyi terk etmek zorunda kaldı.
Belçika, 1. Dünya Savaşı sırasında, Ruanda ve Kongoda
10 milyon insanı öldürdü.
İtalya, 1911 yılından 1940 yılına kadar
yüz binlerce Afrikalı Müslümanı, çöllerde kurduğu toplama kamplarında katletti.
İtalya diktatörü Mussolini,
Etyopya ve Yugoslavyada 300 bin insanın
öldürülmesinin sorumlusuydu...
Fransa, Cezayirde 1954-1962 yılları arasında, bağımsızlık mücadelesi veren 1.5 milyon insanı öldürdü...
İki milyon Yahudiyi kurşuna dizip fırınlarda yakan Almanlar, Namibyada yaşlı-genç demeden 117 bin insanı işkenceyle öldürdü...
İngiltere ve Amerikanın Kızılderilileri yok ettiği gibi,
Avusturya da Aborjinleri bitirdi. 750 bin Aborjinden 31 bini sağ kalabildi...
Rusya, çeşitli dönemlerde uyguladığı sürgün politikasıyla
500 bin Müslümanın yollarda ölümüne neden oldu. Afganistan işgali sırasında da 1.5 milyon Müslüman hayatını kaybetti...
Amerikanın, Irakta yaptığı ise soykırımın daniskası...
Toplumların hafızası zayıftır...
ATO, bu çalışmayla, demokrasi ve insan haklarını
kendi çıkarlarının doğrultusunda algılayanlara,
adeta okkalı bir tokat vurmuştur...
Hamasetle değil,
belgeleriyle...
ATOnun bu raporu, Avrupa basınında yer alır mı?..
Hiç sanmıyorum...
Çünkü, ülkelerinin çıkarları söz konusuysa, ifade özgürlüğü tanımı
rafa kalkar...