Türkiye zor bir süreçten geçiyor.Bölünmeye çeyrek kala gecikmeli de olsa bu süreçte bölücü terörle canla başla çok kararlı bir mücadele ediliyor.Bu sürecin en ağır bedeli ise askerlerimiz ve polislerimiz tarafından karşılıksız ödeniyor.Her gün şehit cenazesi kaldırmak elbette canımızı acıtıyor.Güneydoğu'daki kapatılan her hendek,kaldırılan her barikat, imha edilen her bomba,ele geçirilen her silah çözüm sürecinde güvenlikle ilgili yapılan hataları gözler önüne seriyor.

Her şeye rağmen bölgede kamu düzeninin yeniden tesisi için verilen çok zorlu mücadele yarına olan umudumuzu devlet ekseninde büyütüyor.Bu uğurda Güneydoğu Bölgesi'nde canını siper yapan kahraman güvenlik kuvvetlerimiz ,bu ülkeyi bölmenin kolay olmadığı dersini şehit düşerek vermeye devam ediyorlar.Bu kahramanların terörle mücadele azmini artıran ise büyük bir çoğunlukla milletin, devletin ve hükümetin yanlarında olmasıdır.Bu aşamadan sonra terörle mücadelede gösterilecek en ufak bir kararsızlık ve geriye dönüş bölücü terör örgütlerine yeni kapılar açacaktır.Bu yüzden, her gün şehit verdiğimiz bir ortamda ülkeyi yönetenlerin yeniden çözüm sürecine dönülebileceği sinyallerini vermesini asla doğru bulmuyoruz. Diyarbakır ziyareti dönüşü çözüm süreciyle ilgili "PKK, 2013 Mayısına dönerse, her şey konuşulabilir" açıklaması yapan Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun bu açıklamasını terörle mücadeleyi anlamsızlaştırabilecek bir açıklama olarak görüyorum. Çünkü PKK,gerçek anlamda kanlı bir terör örgütüdür.2013 Mayısından itibaren Güneydoğu'da nasıl palazlandıklarını ,şehirleri nasıl silah deposu haline getirdiklerini, hendekleri nasıl kazdıklarını,bombaları nasıl tuzakladıklarını artık herkes biliyor ve görüyor.Güneydoğu'da aralıksız devam eden operasyonlar bir kez daha gösterdi ki, terör örgütüyle müzakere edilecek hiçbir konu yoktur.Terör örgütlerinden dürüst olmalarını beklemek, akla ve mantığa uygun değildir.Çözüm sürecinden kastedilen 'PKK'nın silah bırakması ve ülkeyi terk etmesi ' ise ,bunu PKK'nın asla yapmadığını ,yapmayacağını görmek için istihbarat uzmanı olmaya gerek yoktur.Güneydoğu'da yaşananlar ayan beyan ortadadır.Umuyoruz ki çözüm sürecinde yapılan bu bariz hatalardan herkes dersini almıştır. Bir kez daha aynı hatalı yola girmek, hepimiz için intihar olur. Sur ,Silopi,Yüksekova,Nusaybin,İdil ve bütün Güneydoğu PKK tarafından çözüm sürecinde hendeklerle, bombalı tuzaklarla donatılmıştır.Hiç kimsenin görmediği o bombalar, şimdi canımızı kalleşçe yakmakta ,sevdiklerimizi acımasızca hayattan koparmaktadır... Hiçbir şekilde terör örgütü ile pazarlık masasına bir daha oturulmamalıdır.O masa tekrar kurulursa ,neler yaşanabileceği şimdiden bellidir.Ne PKK ne de onun mensupları melek değildir.PKK barışa ,kardeşliğe,özgürlüklere,demokrasiye ,yaşam hakkına ,eğitim hakkına,sağlık hakkına ve bütün insani değerlere düşmandır.

Hiçbir şekilde PKK ile çözüm süreci konuşulmamalıdır.Eğer PKK ile çözüm süreci konuşulursa ,terörle mücadele anlamını yitirir.Terörle mücadelede canını siper yapan güvenlik kuvvetleri de mücadele azmini yitirir.Terör yaparak hiçbir şey elde edilemeyeceği PKK'ya gösterilmelidir.Bu noktada yapılması gereken PKK'nın teslim alınmasıdır.