1974 tarihinde Samsun'da doğan Vahit Sonay Yazgan, doğumundan 1 ay sonra beyin felci geçirerek yüzde 100 engelli durumuna geldi.

1987 yılında ilkokuldan mezun olan Yazgan, engeline rağmen hayattan kopmayarak annesinin desteğiyle yeteneklerini sergilemeye başladı. 1990-1992 ve 1998 yıllarında yapılan resim yarışmalarında birincilik kazandı. 1992 yılında OMÜ'de düzenlenen satranç yarışmasında Eğitim Fakültesi Matematik Bölümü'nden bir grup öğrenciyi yenerek şampiyon oldu.

İLK KİTABINI GALATASARAY İÇİN YAZDI
Yazgan, daha sonra engelli olarak geçirdiği tüm hayatını kitaba dökmek istedi. 2003 yılında aşığı olduğu Galatasaray futbol takımı için 'Galatasaray ve Aşk' adlı ilk kitabını bastırdı. İkinci kitabı 'İçimdeki Acı' isimli kitabını 2007 yılında bastırdı. 'Ne var, Ne yok' isimli kitabını ise 2011 yılında bastıran Vahit Yazgan, bu günlerde 4. kitabını bitirmek üzere. 42 yaşındaki Vahit Yazgan, kaslarının çabuk yorulması nedeniyle günde ancak 10-15 cümle yazabiliyor. Sadece başparmağını kullanabilen Vahit Yazgan, kitabını bilgisayar ortamında yazıyor, yazım hatası yaptığı kelimeleri de anlamlarına dokunmadan öğretmen olan annesi yapıyor.

SON KİTABI: 'O BEN DEĞİLİM ANNE'
Vahit'in son kitabına neden 'O Ben Değilim Anne' ismini verdiğini açıklayan Vahit'in annesi Bedriye Yazgan, 'Vahit şu anda 42 yaşında. Yüzde 100 engelli ama yüzde 100 yaşama sevinci içinde olan, mutlu bir çocuk. Oğlum 42 yaşında 4. kitabını bitirmek üzere. İsmini de 'O Ben Değilim Anne' olarak seçti. Kitaba bu ismi vermesinin nedeni ise Vahit'in çok yakışıklı bir fotoğrafı vardı. Ben o fotoğrafa bakarken elimde olmadan çok duygulanmıştım. Vahit de o sırada beni izliyormuş. O ben değilim anne. O senin bambaşka bir oğlun. Çünkü sana hiç engelini göstermiyor, anlamında duygulu ifadelerde bulundu bana. Şu anda kitabı yarıya getirdik. Babasının vefatından sonra kasılmaları geldiği için belli bir süre yazmak istemedi. Şu anda yavaş yavaş bitirmek üzere. Bunda Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz ve okurların teşvikinin çok büyük bir etkisi oldu' dedi.

vahit-sonay-yazgan.jpg

'GÜNDE 15 CÜMLE YAZARAK KİTABI BİTİRMEYE ÇALIŞIYOR'
Hastalığı nedeniyle Vahit'in günde en fazla 15 cümle yazabildiğini belirten Bedriye Yazgan, 'Vahit, boş zamanlarını televizyonda belgesel izleyerek ya da gezerek geçiriyor. Bunalıma girme zamanlarında da yazı yazıyor. Yazılarını tek eliyle yazdığı için, yanlış yazdığı şeyleri silemediğinden, yanlış yazılarını daha sonradan ben temizliyorum. Vahit, kitabını günde en fazla 10-15 cümle yazarak tamamlamaya çalışıyor. Daha sonra dinlenmeye geçiyor. Vahit'in kasları çabuk yoruluyor. Kas kasılması ve ağrıları zaman zaman artıyor. O yüzden azar azar yazıyor. Kendi duygularını ve yaşantılarını kapsayan bir kitap oluyor bu yazdıkları. Vahit, bu yaptıkları ile sıfır derecede başarılı olacak bir çocukken, yaptıkları başarılar ile bütün Türkiye'nin onun bu becerisini bilmesini istiyorum' diye konuştu.

4 BİN KİTABI SATILDI
Yeni çıkacak olan kitabın, bir yayınevi tarafında basılması halinde Vahit'in Türkiye'nin her yerindeki okuyucularına kavuşabileceğini belirten Bedriye Yazgan, 'Samsun'da herkes, Vahit'i tanır. Bu zamana kadar 4 bin kitabı satıldı. Bu başarısının bütün engellilere örnek olmasından dolaya gururluyum. Yeni çıkacak kitabı, için bir yayınevinin çıkartmasını istiyoruz. Ben yayınevi ile uğraşamıyorum. Ben ancak Vahit'le uğraşabiliyorum. Bir yayın evininin, daha önceden basılmış olan 3 kitabına ve basılacak olan yeni kitabına sahip çıkmasını istiyoruz. Böylece Vahit'in sadece Samsun'da değil tüm Türkiye'de de tanınması ve örnek olması sağlanacak. Sessiz kalemlerin, sessiz öyküsü gibi sessiz sedasız bir köşede bu zamana kadar yazdık ama bundan sonra böyle kalmak istemiyoruz. Oğlumla gurur duyuyorum. Herkes de tanısın istiyorum' ifadelerini kullandı.