Samsun Piri Reis Mesleki Teknik Anadolu Lisesi son sınıf öğrencisi olan Ersoy'un en büyük ilgisi arabalardı. Küçüklüğünden beri tek hayali kendi arabasına sahip olmak olan gencin, araba sevdası Anadol marka otomobili gece gündüz çalışarak yenilemesi ile gözler önüne serildi.

18 yaşına geldiğinde ehliyet almak isteyen Samsunlu genç, babasının terk ettiği araba hakkında; 'Arabalarla uğraşmayı seven bir kişiyim. Bu araba da 18 yıldan beri bizde olan 1975 model A2 SL. Babam arabayı 14 yıl boyunca kullandıktan sonra, son 4 senede arabayı kullanmayı bırakarak kapımızın önündeki boş bir yere bırakmış ve sokağa terk etmişti. Sokaktaki çocuklar arabayı çizmiş, lastiklerini indirip ve kapı kilitlerini kırmışlardı' dedi.

SAMSUNLU GENÇ ÇALIŞMAYA KOYULDU

Babasının eski arabasının 4 yıldır kapının önünde terk edilmiş halde durmasını istemeyen Ersoy, kafasındaki planı uygulamak için hazırlık yapmaya başladı. Arabayı yenilemek isteyen ancak ailesinden maddi destek göremeyen, hatta ailesi ve arkadaşlarının 'Yapamazsın' tepkisiyle karşılaşan Ersoy, gelen tüm tepkilere rağmen çalışmalara koyuldu. Ersoy, 'Arabanın içler acısı halini görünce bunca senelik baba yadigarını o halde bırakmak içime sinmemişti ve işe koyuldum.' ifadelerini kullanırken, ailesi ve arkadaşlarının 'Sen o arabayı yapabilir misin, sen araba tamir etmekten ne anlarsın?' dediğini dile getirdi.

MAHALLEDE ÇALIŞMALAR BAŞLADI

1975 model Anadol A2 SL'nin 4 sene sonra marşına basan Ersoy, 'Abimle evde kimse yokken arabamızın 4 sene sonra ilk defa marşına bastık. Tabiki de çalışması kolay olmadı. Sonraki gün sanayiye arabanın hasarlarını onarmak için polyester macunu almaya gittim. Param yetmez alamam korkusuyla Cedit mahallesinden Gülsan Sanayi Sitesi'ne kadar yürüdüm. Macunları aldıktan sonra yapım aşamasına başladık. Arabaya macun çekerken mahalledeki insanların ilgi odağı olmuştum.' dedi.

MACUNLAMAK İKİ HAFTA SÜRDÜ

Arabayı macunlamak için çalışmalara başlayan Ersoy, okuldan 15:30 - 16:00 arasında çıkmasından dolayı, çalışmalarını hızlı bir şekilde bitiremediğini ifade etti. Okul dönüşü akşamları çalışan Ersoy, macunlama işlemini 2 haftada bitirdiğini belirtti. Samsunlu genç, 'Macunlama işinde tek başıma çalışmamdan dolayı biraz zorlandım fakat yılmadım. Macunlama işlemi bittikten sonra zımpara işlemi yaptık. Macunlamada tek başıma çalışmıştım ama zımparada arkadaşlarım yardım etti.' dedi.

TOROS AYNASI TAKTI

Macun ve zımpara işleminden sonra kırık dökük halde bulunan dikiz aylarını değiştirmek zorunda kalan Ersoy'un imdadına Osman adındaki arkadaşı yetişti. Eski arabalarının aynaları değiştiren genç, elindeki 2 Toros aynasını Ersoy'a hediye ederek, dikiz aynası problemini çözdü. Arka lastiklerden bir tanesinin patlak olduğunu, diğerinin ise inik olduğunu ifade eden Ersoy, 'Arabanın bagajında bulunan lastiği şişirdik ve taktık. Diğer lastik evin bodrumunda bulunan orta halli bir lastikti. Onu da alıp patlak lastiğin yerine taktık.' dedi. Evin bodrumunda bulunan orijinal Anadol jantlarını da çıkaran Ersoy, 4 yıldır atıl bir durumda bulunan arabayı orijinal bir görüntüye kavuşturdu.

OKULA GİTMEDİĞİM GÜNLER OLDU

Başarılı bir öğrenci olan Ersoy, hayallerini gerçeğe dönüştürmek için var gücüyle çalışırken, zaman zaman okulunu bile ihmail ettiğini belirterek, okula gitmediği günleri sonraki çalışmalarıyla telafi ettiğini ifade etti.

TELEFONUNU SATTI

Hayallerinin peşinden gitmeye devam eden Samsunlu genç, macunu çektikten sonra ise arabanın boyanması aşamasına geçmek istedi. Boya ve boya makinesi alacak parası kalmaması nedeniyle telefonunu satmak zorunda kaldığını ifade eden Ersoy; 'Macunu çektikten sonra sıra geldi arabanın boyanmasına. Fakat boya ve boya makinesi alacak kadar param yoktu. Ben de malzemeleri alabilmek için telefonumu satmak zorunda kaldım ve boya ile boya makinası satın aldım.' dedi.

BENZİN BİTMESİN DİYE İTEREK GÖTÜRDÜK

Telefonunu satarak boya ve boya makinası alan Ersoy, arabayı arkadaşının evinin önündeki bahçede boyamaya karar verdi. Arabanın benzini bitmesin diye, bulunduğu yerden, götürecekleri yere kadar iten gençler, mahallede ilginç görüntüler yaşanmasına neden oldu. Ersoy, 'Arabayı arkadaşımın evinin önündeki bahçede boyamaya karar verdik. Arabanın benzini bitmesin diye arabayı oraya kadar iterek götürdük. Çünkü benzin biterse almak için paramız yoktu.' ifadelerini kullandı.

ÇADIR KURDULAR

Anadol marka otomobili arkadaşlarının da yardımıyla itekleyerek boyanın yapılacağı yere götüren genç, sanayilerdeki otomobil fırınlarına benzeyen bir çadır yaptıklarını söyledi. Ersoy; 'Sanayilerde arabaya boya yaparken fırına götürüyorlar. Biz de o yüzden boya düzgün olsun ve toz toprak kapmasın diye çadır kurduk. Boyama sırasında çadır çok işimize yaradı.' dedi.

BOYA İŞLEMİ BİTTİ

Kurdukları çadırın altında boya işlemini titiz bir çalışmayla gerçekleştiren gençler, toplamda 3 günde arabayı müthiş bir görünüme kavuşturdu. 'İlk gün arabayı arkadaşın bahçesine götürdük. Oradaki 2-3 arkadaşım boyanmayacak yerleri maskeledi. Akşam olunca işler yarına kaldı. Ertesi gün boya işlemine başladık ve hızlı bir şekilde bitirdik. Boya işleminin bitmesinden sonra, boyanın kuruması için çadırın altında 2 gün beklettik.' dedi. Boyanın kurumasından sonra pasta cila aşamasına geçen genç, arabanın parlak görünüme kavuşmasını sağladı.

TOPLAMDA 4 AY SÜRDÜ AMA FRENİ TUTMUYOR

Mart 2016'da başladığı çalışmalarını, Haziran 2016'da kısmen bitiren Ersoy, arabayı eski haline göre muhteşem bir görünüme kavuşturmayı başardı. Ancak, Anadol'larda yaşanan fren problemi, 75 model Anadol'da da kendini göstermeyi başardı. Frenleri tutmayan otomobil için şimdi sıranın frenlerde olduğunu dile getiren Ersoy, 'Maddi yönden kendimi ayarlayabilirsem, Anadol freni yaptırmam, Tofaş fren sistemi taktırmayı düşünüyorum' dedi.

ONUN ADI MATMAZEL

4 aylık hummalı bir çalışmanın ardından bitme aşamasına gelen arabanın adının 'Matmazel' olduğunu söyleyen Ersoy, bu ismin de mahalledeki 4 arkadaş tarafından ortak kararla koyulduğunu dile getirdi.

Ersoy ayrıca; 'Yapamazsın olmaz diyen kişiler de o anda hiçbir şeyin imkansız olmadığını anladılar.' ifadelerini kullandı.

Oğuzhan KOSİF, Enes KELEŞ