Medikal tedaviye cevap vermeyen hipnoterapiye, psikoterapiye ve akupunktur tedavilerinden çok faydalanamayan hastalara önerilen Nörostimülasyon yöntemi dünyada son yıllarda sıkça kullanılmaya başlandı.

Yöntem ile ilgili bilgi veren, Medicine Hospital Nöroloji Uzmanı Uzm. Dr. Demet Aygün, 'Aslında var olan ama ağrının yönetimi konusunda günümüzde başarı oranıyla ses getiren bir teknik. Medikal tedaviye cevap vermeyen hipnoterapiye, psikoterapiye ve akupunktur tedavilerinden çok faydalanamayan hastalarımıza önerdiğimiz bir yöntem. Elektrik uyarımıyla birlikte ağrı noktalarına uygulanan bir tedavi yöntemidir' dedi.

Dr. Demet Aygün, yöntemin daha çok kronik migren ağrılarında, yüksekten düşmeye bağlı olarak oluşan omurga hasarlarında yine omurgadaki lezyonlara bağlı oluşan ağrılarda, diyabet, EMS veya benzer hastalık gruplarında oluşan ağrılarda ve bel kısmından aşağısı ya da omurga seviyesinden aşağıda his kaybıyla ortaya çıkan ağrılarda kullanılan bir tedavi yöntemi olduğunu vurguladı.

Ünlü doktor İstanbul'da
Uluslararası ağrı modülasyonu ile ilgilenen Girişimsel Ağrı, Nöromodülasyon ve Stilmülasyon Uzmanı Dr. Mortada Jubara, son 5 yılda ABD ve Çin başta olmak üzere dünya genelinde sıkça yapılmaya başlanan ilaçsız ağrı tedavisi Nörostimülasyon yöntemini uygulamak üzere İstanbul'a geldi.

Dr. Mortada Jubara, yurt dışından Medicine Hospital'a gelip kaza sonrası kaza sonrasında omurga yaralanmalarıyla ilgili hasar terapileri ve ağrı modülasyonlarıyla alakalı çalışmalarına başladı. Yöntem hakkında konuşan Dr. Mortada Jubara, 'Fizyoterapi, Nöroloji ve bazı durumlarda beyin cerrahisinin temsilcileriyle bir ekip halinde çalışıyor. Omurga yaralanmasına bağlı idrar çıkarma problemi olan hastaların da bu teknikte fayda görebilir. Kol ya da ayağa giden sinirlerdeki yaralanmalarda da kullanılan yöntemde başarı oranı daha yüksek. Yöntem diyabetik hastalarda bulunan el ve ayaklardaki şiddetli yanmalara da iyi gelen bir yöntem' diye konuştu.

'Fizyoterapinin önerdiği şekilde fizyoterapileri yapılıyor'
Öncelikle hastanın fizik muayeneleri ile değerlendirme aşamasına alındığından bahseden Dr. Jubara, 'Hasarın tipine karar veriliyor. Buna göre uygun tekniklerle spinal korttan lokal anestezi eşliğinde duyusal yollara uyarılar veriliyor. Sonrasında ise sitümilasyonun ardından robotik veya fizyoterapinin önerdiği şekilde fizyoterapileri yapılıyor. Bir sonraki süreçte ise hastanın durumun da bir düzelme olup olmadığı değerlendiriliyor' şeklinde konuştu.

'Kaç defa uygulanacağını hastanın klinik gidişatı belirliyor'
İyileşme süreciyle ilgili bilgi veren Dr. Jubara, 'İyileşme durumu omurgadaki hasarın şiddetine göre değişebiliyor. Hastanın sadece duyusal yakınmaları var ise operasyondan hemen sonra düzelebilir. Ama omurgadaki hasarın seviyesine göre iyileşme süreci 3 hafta ila 3 ay arasında değişebilir. Hastanın günlük yaşam aktiviteleri daha iyi bir seviyeye çıkarılıyor. Hiç yürüyemeyen bir hastayı walker (yürüteç) ile yürüyebilecek seviyeye getirebiliyoruz. Olayın yelpazesi çok geniş. Değişik hasta grupları var. Bel fıtığına bağlı ameliyat olmuş bir hastanın operasyondan sonra ağrıları devam ediyorsa bu duruma yönelik olarak ağrı modülasyonu sağlıyoruz. Bu bir ekip işi. Bizim buradaki görevimiz stimülasyonu uygulamak. Kaç defa uygulanacağını hastanın klinik gidişatı belirliyor' dedi.

'Komplikasyon oranı çok düşük'
Bu yöntemde komplikasyon oranının çok düşük olduğunu vurgulayan Dr. Jubara, 'Lokal anestezi eşliğinde omurgayı çok irite etmeden hasarlı bölgelere uygulanan bir teknik. Dolayısıyla daha kötüleşme olasılığı bulunmuyor' diye konuştu.

Dr. Jubara, yöntemi uygularken hastadaki spinal kort hasar seviyesinin çok önemli olduğunun altını çizerek, 'Hasarın omurganın hangi bölgesinde bulunduğu, üzerinden ne kadar süre geçtiği, tam bir hasar mı yoksa yarım bir hasar mı mevcut bu gibi konular çok önemlidir. Bununla birlikte omurga yaralanmasının altındaki sebepte çok önemli' diye konuştu.

'Başarı oranının hastadan hastaya göre değişebiliyor'
Yöntemde başarı oranının hastadan hastaya göre değişebildiğini belirten Dr. Mortada Jubara, 'Hastanın omurga hasarına bağlı ağrısı, yanması, elektriksel hissi, yüksek doz ilaç kullanımı azalıyor. Bu yöntem kimyasal bir yöntem değil, hastaya zarar vermiyor. Nörostimülasyon, ABD'den Çin'e kadar bütün dünyada son beş yıl içerisinde bir çığır açan bir yöntemdir. Genellikle omurga yaralanmaları çok umutsuz vakalar oluyor. Ufak bir gelişme bile onları çok mutlu edebiliyor' şeklinde konuştu.