Akaryakıttaki vurgunu, nedenlerini ve alınması gereken önlemleri konu alan manşet haberler; gazetecilikteki "Fikri takip" anlayışıyla sürdürülüyor...
Dün, kendisi de saygınlığıyla bilinen bir ulusal ana dağıtım firmasının akaryakıt bayii olan AK Parti Samsun Milletvekili Fuat Köktaş'a konuyu sorduk...
O da aslında, diğer bayiler gibi haksız rekabet sonucu mağdur olanlardan...
Ama bunu demedi...
Köktaş, kısa ve öz konuya noktayı koydu: "Devlet gerekeni yapacaktır" Köktaş'ın da dediği gibi aslında konu yeni değil...
PÜİS Samsun Şube Başkanı Zafer Güler, yıllardır devletin soyulduğunu söylüyor...
"Ne zaman" diyenler, 'Google Amca'nın kapısını tıklayıp, sorabilir!..
Güler'in yüzlerce açıklaması karşılarına çıkacak!..
PÜİS Genel Başkanı İmran Okumuş, dün bizim gazetenin manşetindeydi...
Çok açık bir biçimde vurgunu önleyebilecek kara deliklerin üzerine adeta parmak bastı...
"İrsaliyeli değil, faturalı çıkış, o faturanın da iptali izne tabi olacak" diyen Okumuş, ana dağıtım firmalarından çek-senet yerine nakit teminat alınmasını istedi ve ana dağıtım şirketlerinin, denetim otomasyonuna mutlaka geçmesini önerdi...
Hemşehrimiz Okumuş; akaryakıttaki vergilerin yüksek oluşunun bu tür yolsuzlukları cazip hale getirdiğini söyledi.
Meselenin can alıcı noktası bu işte...
Sadece bu ülkede değil; bir malın vergisi nerede yüksekse orada o malın kaçakçılığı vardır...
Sigara ve içkide olduğu gibi... "Ne yapmak lazım" sorusunun cevabı, açıktır...
Çalınacak bir şeyleri ortada bırakmak, hırsızı teşvik etmektir...
Türkiye'nin en büyük sivil toplum kuruluşlarından biri olan PÜİS yetkilileri, alınacak önlemleri söylüyor işte!..
Elbette, büyük bir "saadet zinciri" var ortada...
Milyarlarca dolarlık bu rantın başına birkaç kişinin çöreklenmesi mümkün değil!..
Kimler nasıl bu vurgunlardan milyarder oldu, devlet bilmiyor mu?..
Polislikten emniyet müdürü olan ve ardından da Şırnak'a vali atanan rahmetli Kamil Acun, yakın dostumdu. Bir gün bana, "Bu ülkede devletin bilgisi olmadan yaprak kımıldamaz" demişti...
Şimdi diyorum ki; o yıllarda her şeyden bilgisi olan devlet, bugün her bakımdan güçlü olduğuna göre, tüyü bitmemiş yetimin hakkı o paraları iç edenlere fırsat verirse, sözün bittiği yerdeyiz demektir!..
