Karadeniz Tiyatrocular Birliği (KATİB) tarafından düzenlenen 'Dünya Tiyatro Günü' buluşması Düşevi Sanat Merkezi'nde gerçekleşti. Buluşmaya KATİB Başkanı Cem Kaynar ve tiyatrocular katıldı.

KENDİMİZLE YÜZLEŞECEĞİZ
Buluşmada günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yapan Kaynar, Samsun'da bir tiyatro kampanyası başlattıklarını belirterek, "Samsun'da Cumhuriyet öncesi yapılan çok önemli tiyatro hareketlerinden sonra Cumhuriyet sonrası özellikle 1960'lı yıllar Tiyatro altın çağını yaşamış. Sonrasında ikinci kez faaliyete geçen, bizimde yetiştiğimiz ocak olan Oda Tiyatrosu Samsun'a yeni bir soluk ve düzenli seyirci alışkanlığı kazandırmış. 1997 yılından itibaren kurulan özel tiyatrolarda bugüne kadar Tiyatroyu taşımış. Ama artık zurnanın zırt dediği yere geldik sanırım. Üniversite tiyatrosu etkinliklerini doğal olarak üniversite içerisinde yapıyor, Devlet Tiyatrosu turne mantığı ile 15 günde bir farklı oyun getiriyor ve salonunu dolduruyor. Şöhretli ve nitelikli tiyatrolar gelip günübirlik salon doldurup gidiyorlar. Sonuçta 1996 yılında kurulan Gazi Sahnesi'nin ilk 5 yılı parlak, sonraki 5 yılı idare eder, son 10 senesi ise vasat bir şekilde gidiyor. Bu sebeple KATİB olarak bir karar aldık ve iğneyi de çuvaldızı da kendimize batırıp özeleştiri yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. Bu amaçla anketler yapıyoruz ve kendimizle yüzleşeceğiz" diye konuştu.

ARTIK SES ÇIKARACAĞIZ
Kaynar, Samsun Valisi ve belediye başkanlarından Dünya Tiyatro Günü nedeniyle randevu talep ettiklerini ancak hiç birisinden cevap gelmediğini söyledi. Kaynar açıklamasını şöyle sürdürdü: "Ben buradan KATİB Başkanı olarak namusum ve şerefim üzerine söz veriyorum ki, tek amacı Samsun'da tiyatro sanatının gelişmesi ve şehrin önemli dinamiklerinden birisi olması için çalışan gerçek emekçi dostlarımla artık ses çıkarmaya, eylem yapmaya ve hakkımız olanı almaya çalışacağız. Sanırım başta kendimin, sonrasında çoğu Tiyatrocu Arkadaşımın uzlaşmacı, hanımefendi, beyefendi tavrı korkaklık olarak algılandı. Hiçbir siyasi uzantıya dayanarak, hiçbir ideolojinin aklıyla hareket etmeden, tüm hareketlerimiz seyircilerimizle, bize inanan STK'larla ve ailelerimizle birlikte olacak. Bize tiyatro salonu yapılmasını istediğimiz, salonların güzel işletilmesini istediğimiz, eski salonların tadil edilmesini istediğimiz için, Samsun'a tiyatro gişesi istediğimiz, tanıtım panosu istediğimiz için kızacaksanız kızın lütfen, biz seçimle gelen tüm yöneticilere saygı duyuyoruz. Atama ile gelenlerde devlet adamlığı liyakatini gösterdiği sürece başımızın üstündedir. Sizde bize saygı duyun ve dinleyin lütfen. Biz hastalıklarımızdan vaz geçelim sizde gereksiz özgüven ve gururunuzdan. Gelin birlikte güzel şeyler yapalım. Samsun'u bir sanat markası bir tiyatro şehri bir festivaller şehri yapana kadar, nefesimiz yettiğince mücadelemiz sürecek."