Geçenlerde, TOKİnin doğalgazlı binasının önüne bırakılan kömür konusunu yazmıştım...
Doğalgazlı bir binada kömür yakılması mümkün olmadığına göre, bu yardımın yapılmasının
kafalarda soru işaretleri bıraktığını belirtmiştim...
Bir yanlışlık olabileceğini de ifade etmiştim...
Öğrendiğime göre, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı, söz konusu kömürleri
doğru adrese bırakmıştı...
Nasıl olur, demeyin!..
TOKİnin, Kazım Karabekir Mahallesindeki doğalgazlı binasında kömür yardımı yapılan 7 aile yoksuldu ve parasızlıktan sistemi bağlatamamıştı...
Meselenin özü, araştırılınca anlaşılmıştı...
Yazımda, yoksul ailelere yakacak olarak verilen
kömür torbalarının üzerinde, Parayla satılamaz ibaresi
bulunduğu halde, bunların satışının söz konusu olabileceği ihtimali üzerinde durmuştum...
Dün, polis ekipleri bir kahvehanede, yoksullara dağıtılan
kömür torbalarını buldu...
Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfının, kahvehaneye kömür bırakmak gibi bir
yanlışlığı yapacağını sanmıyorum...
Hem ilgili Vali Yardımcısı Ramazan Aksoy hem de
Vakıf Müdürü Cemile Aygünün kılı kırk yaran
titiz insanlar olduğunu biliyorum...
Personelin de böyle bir
hataya düşmesi mümkün değil...
Öyleyse bu kahvehaneye kömür
nereden geldi?..
Yanlışlık var başlıklı köşe yazımda,
bu kömürlerin, yardım alan bazı kişilerce
ucuz fiyatla satıldığını belirtmiştim...
Yoksul insan, ihtiyacı olan kömürü niye satsın ki?..
Evine ekmek götüremeyen bir insan,
aç karnını mı düşünecek, yoksa üşüyen sırtını mı?..
Böyle bir tercihle karşılaşıldığında
siz olsanız hangisini yapardınız?..
Aslında, içler acısı fotoğrafa böyle bakılırsa,
mevcut durum tespiti daha anlaşılır hale gelir...
Ben artık olaya böyle bakıyorum...
İşin organize bir ticari yanı yoksa,
Varsın satılsın derim...
Devenin hamuduyla yutulduğu bir ortamda,
yoksulun 3-5 torba kömürünün lafını
etmek, bence insafsızlık olur...