Kendi kutsalına ve de değerine samimiyetle saygı duyan ötekinin/öteki sandığının/ötekileştirdiğinin kutsalına ve değerine saygılı davranır. Saygı duyar demiyorum, saygılı davranır/saygı gösterir diyorum ve bunu bu ikisi arasındaki farkı bilerek kullanıyorum. Saygı duysaydı zaten o kutsal ve de değer ötekinin değil kendisinin kutsalı ve de değeri olurdu. Onun için saygı duyması değil saygı göstermesi gerek diyorum. Saygı beklemenin/istemenin ilk şartı saygı göstermek, en azından saygısız davranmamaktır. Yara açarak yara sarılmaz.

Son zamanlarda, geçmişte Osmanlı'ya yapılan/yapıldığı sanılan haksızlıkları gidermek gibi herkes tarafından kabul görecek bir gerekçeyle Cumhuriyete saldırma yanlışlığı/kastı ve ucuzluğu giderek yaygınlaşıyor. Dün Osmanlıya yapılan ne kadar yanlış idiyse bugün Cumhuriyete yapılan da o kadar yanlıştır. Nasıl Cumhuriyetçiler Osmanlıyı tarihten silmeyi başaramadıysa Yeni Osmanlıcılar ya da o piyasadan parsa toplama sevdasında olanlar da Mustafa Kemal'i ve Cumhuriyeti tarihten silemeyeceklerdir. Mustafa Kemal de Cumhuriyet de bir masal değil bir gerçektir. Siyasetçilere düşen tarihin doğrularını kendi yanlış siyasi tercihlerine göre bozmak değil kendi yanlışlarını tarihin gerçeklerine göre tashih etmektir, düzeltmektir.

Milli Mücadele tek başına Mustafa Kemal'in eseri değildir ama Mustafa Kemal o muhteşem zaferi kazanan orduların başkomutanı, o milli mücadeleyi yöneten meclisin banisi ve reisidir. Kazım Karabekir, Ali Fuat Cebesoy, Cafer Tayyar Eğilmez, Refet Bele, Fevzi Çakmak, Hüseyin Rauf Orbay ve daha onlarca paşanın, yüzlerce komutanın ve hadi bir başka cepheden de söyleyelim İpsiz Recep'ten Demirci Mehmet Efe'ye, Topal Osman Ağa'dan Çerkez Ethem Ağa'ya onlarca, yüzlerce gönüllü çete reisinin emrine seve seve girdiği insandır. Onu yok saymaya kalmak, aynı zamanda ötekileri de yok saymaktır. Onlar onun komutası altında savaştılar ve onun komutası altında zafere ulaştılar.

Milli bayramlarımızın yıldönümleri, birleşme ve bütünleşmenin vesilesi olması gerekirken giderek daha fazla bir şekilde ayrışmanın ve kutuplaşmanın kaynağı olacak gibi gözüküyor. Bu son derece yanlış bir gelişme. Milli Mücadele'yi ve Mustafa Kemal'in o mücadeledeki rolünü küçümsemeye kalkmak ve hele de bunu Mustafa Kemal'e hakaret boyutuna vardırmanın doğuracağı tepki, Yeni Osmanlıcıları can evinden vurabilir. Birileri bunalır da yazmaya başlarsa, ortaya kimsenin mutlu olmayacağı bilgi ve belgeler dökülürse; bundan en fazla Yeni Osmanlıcılar yara alır.

Osmanlı da bizim Cumhuriyet de. Kim hangisini tutarsa tutsun, kim hangisinin yanlışını eleştirmek isterse eleştirsin ama tarihi çarpıtmasın ama kimse öbür tarafa hakarete soyunmasın. Kaşıyan kaşınır.