Satranç, muhteşem bir oyundur...
Siyasetçilerin...
Yöneticilerin...
Spor adamlarının...
Strateji gerektiren işlerde çalışanların...
Özellikle de ülke ve kamu yöneticilerinin sürekli oynaması gerekir!
Çünkü bir hamle yaparken...
Birkaç hareket sonrasında...
Nasıl bir sonuçla...
Nasıl bir kıskaçla...
Ya da çekilmiş bir 'Şah' hamlesiyle karşılaşılacağının hesabını yapmak da...
İşlerinin gereğidir!
***
Bakın bugün Suriye-Irak ve tüm Ortadoğu bir santranç tahtasına döndü...
Herkes oynuyor...
Tahta üzerinde ikiden fazla oyun takımları var...
Hamleler yapılırken...
Sürekli bir değişkenlik...
Kimi 'petrol' için şah çekiyor...
Kimi 'petrol'ü taşıyacak güzergah için...
Kimileri ise sadece ve sadece üretim düşsün, fiyatlar yükselsin diye...
***
Ve herkesin elinde farklı farklı piyonlar, atlar, filler, kaleler, vezirler var...
Bazen piyona aldanıp...
Filini hamleye sokanlar...
İşin içinden çıkamıyor...
'Şah'ı korumak için...
Tüm piyonlarını feda edenler....
Atları, filleri, kaleleri, veziri piyon gibi kullanmak zorunda kalıyor...
***
Yani...
Devletlerde...
'Ben bilirim'...
'Ben yönetirim' mantığı...
Milyonlarca insanın kaderini etkileyebiliyor...
Çıkarlar söz konusu olunca...
O satranç tahtasında...
Bırakın din farklılıklarını...
Mezhep...
Hatta cemaat ayrışımı bile...
Savaşın fitilini ateşleyebiliyor...
Herkes önce kendi çıkarını düşünüyor...
Arabın, Şam'ın değil!