Samsun Valiliği Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü geçen hafta içinde
bir “inceleme ve bilgilendirme gezisi” düzenledi. Bir grup basın
mensubu İl Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Fatma Dursun Atalay’ın
rehberliğinde, önce karayoluyla Ankara’ya oradan da yüksek hızlı trenle
Konya’ya götürülüp getirildiler. Valiliğin resmi internet sitesinde
gezinin amacı, “Yüksek Hızlı Tren yolculuğunun sağladığı avantajlar ve
yaşattığı konforu basın mensubu arkadaşlarımızla birlikte yerinde
bizzat test ederek Samsun kamuoyunda bu konuyla ilgili farkındalık
oluşturmaktır” diye açıklandı.
Açıklamada ayrıca “Samsun’un ticaret ve gelişmişliğine büyük katkı
sağlaması düşünülen ve uzun yıllardır gündemde olan Samsun-Ankara
hızlı tren projesinin 2019 yılında hayata geçmesi planlanıyor”
görüşüne de yer verildi.
2019 yılına dört yıl bile yok, üç yıl beş ay, bir başka ifade ile
sadece ve sadece kırk bir ay var. Samsun Valisi İbrahim Şahin, buraya
önemli teknik hizmet makamlarından geliyor. Bu makamlar arasında
Ulaştırma Bakanlığı Müsteşarlığı da var. Devletin ulaştırma
konusundaki tüm bilgilerine, plan ve projelerine sahip ve hakim. Bir
kilometre hızlı tren hattının ne kadar zamanda yapılabildiğini ve kaç
dolara malolduğunu en iyi bilen üç beş kişiden birisi. Başında
böylesine donanımlı bir valinin bulunduğu Samsun’da böylesine bir
hayalin nasıl olup da kurulabildiğini anlamak mümkün değil. Demiryolu
politikasına çok partili demokratik hayata geçişimizden hatta
Atatürk’ün ölümünden sonra en fazla yatırımı yapmakla haklı olarak
övünen AK Parti’nin on iki on üç yıllık iktidar döneminde yaptığı ve
ulaşıma açtığı/açabildiği hat uzunluğu ortadadır.
Bu satırların yazarı, bu kente gelecek hızlı trene ya da yapılacak bir
başka yatırıma karşı değildir. Bu satırların yazarı olmayacak (en
azından belli bir zaman dilimi içinde olmayacak) dualara amin
denilmesine karşıdır. Samsun-Çorum-Ankara yüksek hızlı tren yatırımı
bu devletin bırakın 2019’u 2023 plan ve programında da yok. Hatta 2025
plan ve programında da yok.
Biz ihtiyaçları alabildiğine çok kaynakları ise oldukça kıt bir
ülkeyiz. Biz ne kadar istersek isteyelim ne kadar çok ses çıkartırsak
çıkartalım devleti yönetenler, yatırımları planlayanlar kararlarını
ülke genelindeki öncelikler ve bunların fayda/maliyet analizlerini göz
önünde bulundurarak verirler. Öyle olduğu için de bu devlet bundan bir
ay önce 259 milyon Avro luk Samsun-Sivas(Kalın) Demiryolu Hattının
Modernizasyonu projesine imza attı. İmza töreninde konuşan TCDD Genel
Müdürü Ömer Yıldız’ın verdiği bilgiye göre “Projenin hayata geçmesiyle
yolcu trenleri hızı 40 km/saatten 80 km/saate çıkacak, Samsun-Sivas
arasındaki seyahat süresi de 9,5 saatten 5 saate düşebilecek ve hattın
günlük kapasitesi 21 trenden 54 trene çıkacak.”
Neyi isteyeceğimizi iyi tespit etmek ve ondan sonra da ısrarla ve
akılla istemek zorundayız. Yoksa ülke gerçekleri ve Ankara’daki karar
vericilerin makro planları ile çatışan talepler, bize sadece enerji ve
zaman kaybettirir.