ULUSLARARASI NEYZEN TEVFİK SANAT ŞÖLENİ - 10

Musiki Derneği Başkanı Namık Anarat:
'Bafra Musiki Cemiyeti olarak 1950 yılından beri faaliyetteyiz. 2006 yılına kadar sadece Türk Sanat Müziği alanında faaliyet gösterirken, Türk Halk Müziği'ni de bu faaliyetlerimize ekledik. 2009 yılında ise Cemiyet bünyemize , beş kulüp ilave ettik. Bunlar şiir, fotoğraf, tiyatro, halkoyunları, resim kulüpleridir. Önümüzdeki yıl karikatür kulübünü de faaliyete geçirmek istiyoruz. Cemiyet bünyesinde her yaştan Bafralı dostlarımız çalışmalara iştirak etmektedir. Baframızın ülke çapındaki değerlerine sahip çıkmayı vicdani ve yapılması önemli bir görev kabul etmekteyiz. Neyzen Tevfik Kolaylı dünya çapında hiciv ve ney ustasıdır. Beş yıldır merhum üstadı uluslararası organizasyonlarla tanıtmayı, onun felsefesini toplumun her kesimine taşımayı görev sayıyoruz. Bu yıl 12 ülkenin şair ve yazarları ile buluşarak, öğrencilerle edebi sohbetler yapmaktayız. Bu organizasyondan dolayı Belediye Başkanımız Zihni ŞAHİN Beye teşekkür ediyoruz. Haklı gururu tüm arkadaşlarla yaşıyoruz. Bedri KORAMAN'ı anmak ve anlatmak ve gençlere tanıtmayı arzu ediyoruz. Bafra Belediye Konservatuvarı'nı inşallah bu yıl kuruyoruz. Baframızın sosyal, kültürel ve ekonomik düzeyini hep birlikte yükselteceğimize inanıyoruz. Davetimize icabet ederek ilçemizdeki bu önemli etkinliğe katkı yapanlara şükranlarımızı arz ediyorum. Şiir ve sanat şölenimizin başarılı geçmesini dilerken, yurtiçi ve yurtdışından ilçemize gelen değerli misafirlerimize tekrar hoş geldin diyor, mutluluk dolu günler diliyorum.'dedi.
Başkan Anarat, alkışlar içerisinde kürsüden ayrılırken; nedense Samsun Oda Tiyatrosu'nda 'Deneme Sahnesini' ,Atölye Sahnesi yaptığımı hatırladım.
Sadece bunu mu?
Elbette değil!
Samsun Belediye Konservatuvarı tüzüğünü hazırlarken Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ediz Durmuş Bilgin'e önerilerimizi sunmamızı da anımsadım.
Avukat Ediz Durmuş Bilgin Hocamız bir ilki başarmıştı.
Rahmetli Muzaffer ÖNDER Başkanımız da konservatuvar tüzüğünü hemen onaylamıştı.
O tüzükle eğitim-öğretim sağlıklı yürümüş ve hepimizin birer 'Tiyatro Bölümü' diploması olmuştu.
Ne güzel…
Şimdi Bafra İlçesi'nin konservatuvara kavuşması gerektiğini anlamıştım.
Zira oldukça sanatsal aktivite alanı vardı.
Bu diğer ilçelerimize örnek olması bakımından önemlidir.
Eminim Belediye Başkanı Zihni ŞAHİN bu yüce işi başaracaktır.
Gün geçtikçe de şehirlerden ilçelere, ilçelerden köylere sanat evleri, konservatuvarlar ve köylerde mini amfi tiyatrolar çoğalacaktır…
Böylelikle daha çok insan ruhu, sanatla daha güzel bir gelecek için tedavi olacaktır.
Çünkü sanat yücelmedir, güzelleşmedir. Karanlıklar içerisinden aydınlığı göstermektir…

***
Birden sunucu, Şiir Kulübü Başkanını mikrofona davet etti.
Tanıdık birine benziyordu!
Kürsüye yürüyen Şair Fatma Hatun Esen'di.
Kutluyorum.
Başkanımız ne diyecek diye merak ediyorum.
Zira bir şairin söyleyecekleri bendeniz için önemliydi.
Çünkü şairler, uygarlığın öncüsüdür.
Tıpkı Rönesans'ın başlatıcıları olan sanatçılar gibi…
Nazik ve naiftirler.
***
Şiir Kulübü Başkanı Fatma Hatun Esen mikrofona yaklaşarak:
'Can Yücel'e; neden hep babanıza şiir yazıyorsunuz üstat?'demişler.
-Anneme olan sevgimi yazacak kadar, şair değilim!- demiş.
Ben de şu an duyduğum sevinç ve heyecan ile yüreğimi ifade edecek kadar şair değilim! Bizler Bafra Musiki Derneği Şiir Kulübü olarak, etkinliğin her yıl, bir adım daha ileri taşınıyor olmasından mutluluk duyuyoruz... Bugün burada değişik ülkelerden gelen misafirlerimiz var…Hepsine –hoş geldiniz- diyor. Ve hepimizin ortak dili –sevgi.' diyerek; sevgi ve saygılarımı sunuyor, herkese teşekkür ediyorum.'-dedi.
*
Ben de teşekkür ederim.
Değerli okurlar. Ülkemizde yapılan '15 Temmuz Kalkışma Girişimini' esefle kınıyorum. Şehitlerimize Allah'tan rahmet, gazilerimize şifalar diliyorum. Vatan sağ olsun…