Para her zaman maddi bir güçtür.Parasız hiçbir şey olmuyor. Yaşamak için insanın paraya ihtiyacı vardır. Bu nedenle hepimiz hayatımızı sürdürebilmemiz için paraya gereksinim duyarız. Para biriktiririz.Geçinmeye çalışırız. Hepimiz farklı işler yaparız. Sonuçta toplum iş bölümü sayesinde ayakta durur. Hepimizin aynı işi yapması mümkün olamaz. Demek ki sağlıklı birey ve toplum olmamız için gerekli olan maddi refah seviyesini yakalayıp onu koruyabilmeliyiz. Toplumsal kalkınma ,büyüme hep ekonomik güçle ve insanla kaimdir. Bu sebepten maddi refahımızı insanımızın mutluluğuna sarf etmeliyiz.Toplumsal kalkınma bireyin başarısıyla, suya atılan taş gibi,büyür ve etrafa yayılır.Böylece ekonomik kalkınmamızın daha iyi noktalara ulaşmasına katkıda bulunur.

Sağlıklı birey ve toplum yaratmak her türlü ekonomik, teknolojik ve bilimsel kalkınmanın bir sonucudur. Kalkınmadan, bilgi çağını yakalamadan teknolojiyi kullanabilmek, ilmin ve uygarlığın yolundan gidebilmek hiç mümkün değildir. Barış,kardeşlik lafla olmuyor. Sağlam ve sağlıklı birey yaratmanın yolu eğitimden,maddi refahtan kısacası artı değer yaratmaktan ve üretimden geçer.

"Para gerçek bir zenginlik değildir. O, sadece ihtiyaçların giderilmesine vasıta olduğu için değerlidir. Bir çölün ortasında , hararetten yanan bir insan için birkaç damla soğuk su, bir torba altından çok daha değerlidir.

Zenginlik,maddi refah toplumun sağlığı ve mutluluğu için kullanıldığında daha bir anlam kazanır.