Okul hayatına başladığımız günden beri kaçınılmaz olan şeylerden bir tanesi de sınavlardır. Girdiğimiz sınavları düşünmeye kalksak birçoğu aklımıza dahi gelmeyecektir. Peki, bu kadar çok sınava giren birisi sınava girmeye alışkın olmasına rağmen kaygı yaşamayacak anlamına gelir mi? Maalesef ki hayır. Kaygı çoğunlukta kişinin hayatındaki belirsizliklerden kaynaklı olarak meydana gelen bir duygudur. Örnek verecek olursak kişinin 'acaba kaç puan alırım, sınavım güzel geçer mi, ya istediğim bölümü kazanamazsam' gibi düşünceleridir. Bir öğrenci düşünelim tüm yıl üniversite sınavına hazırlanmış akademik anlamda istediği seviyeye ulaşmış ancak sınav anında yaşayacağı kaygı bilgileri hatırlamasına ve istediği sonucu almasına engel olacaktır. Bu durum öğrenci de hem motivasyon kaybına hem de zaman kaybına yol açacaktır. Peki, bu kaygının önüne geçmek mümkün mü? Tabi ki de mümkün. Gelin hep beraber yaşadığımız bu kaygı ile nasıl başa çıkabileceğimize göz atalım…

Öncelikle bizim için en önemli olan düşüncelerimizdir. Düşüncelerimiz sayesinde kaygılarımızı oluşturduğumuz gibi onlar sayesinde de bu kaygıları azaltabiliriz. Kaygı yaratan düşüncelerimizin alternatiflerini bularak olumsuzun yerini olumlu düşünceye bırakmak yaşanan kaygıyı azaltacaktır. Başarısız olma inancı yerine, gerçekçi olan bir inanç ile yer değiştirilebilir. Bu noktada önemli olan bir diğer unsur ise kişinin beklentisidir. Bu noktada gerçekçi olarak kişinin hem sınavdan hem de kendinden beklentisini değerlendirmesi önemli olacaktır. Düşüncelerinizi kontrol etmek adına bir çalışma yapacak olursak bir kağıt alın ve üç sütuna bölün. İlk bölüme düşüncelerinizi, ikinci bölüme alternatif olabilecek düşüncenizi, üçüncü bölüme de gerçekçi olan düşünceyi yazın. Örneğin sınavdan istediğim puanı alamazsam düşüncesini ele alalım. Bunun alternatif düşüncesi ne olabilir? Bir örnek verecek olursak, yeterince çalışmış olmasam da inancımı kaybetmemeli ve elimden gelenin en iyisini yapma isteğimi yok etmemeliyim olabilir. Aklınıza gelen bütün alternatifleri değerlendirmeye çalışın. Gerçekçi olan düşünce kişinin bulunduğu durum ve yapısına göre değişkenlik gösterir. Alternatiflerinizin içerisinden en gerçekçi olanı seçmeye çalışın ve daha sonra üçüncü bölmeyi doldurmaya başlayın. Bu çalışmayı herhangi bir konuda da deneyebilirsiniz.

Bunun yanı sıra kaygınızı azaltmak adına gevşeme ve nefes egzersizlerinden de yararlanabilirsiniz. Nefesinizi burnunuzdan alıp içinizde 5 saniye tutup yavaş yavaş vererek heyecanınızı kontrol altına alabilirsiniz. Sınav için hazırladığınız çalışma programınızı düzenli olarak takip edin. Eğer ki sınava yakın dönemde iseniz ve yetişmeyen konularınız var ise deneme sınavlarına girerek sınav anına en yakın ortama kendinizi hazırlayın.

Ve son olarak ailelere şunları demek istiyorum; kaygının bulaşıcı olduğunu unutmamak önemlidir. Sizin yaşayacağınız kaygı çocuğunuzun da kaygısını tetikleyecektir. Daima çocuğunuza olan sevginin hiçbir durumda değişmeyeceğini ve hiçbir şeyin sevginizin önüne geçemeyeceği mesajını iletmeniz çok önemlidir. Çocuğunuzun kaygılarını anlamaya çalışarak onunla konuşun ve sizin desteğini yanında hissetmesini sağlayın. Sınava girecek olan bütün öğrencilerimize başarılar diliyorum. Her şeyin gönlünüzce olması dileğimle…