Ne zaman izin istemeye kalksan hemen tansiyon yükselir…

Ancak günümüzde her şey işçiden yana…

Bunu da hatırlatıp, devam edelim…

Bir gün patrondan izin istersen…

Patron şöyle düşünüyor…

Bir yılda kaç gün var? 365 gün!

Kaç hafta var? 52 hafta…

Tamam mı? Demek itiraz yok…

Buraya kadar tamam…

'Devam edelim' der patron…

'Bir yılda 52 hafta olduğuna göre, sen de haftada iki gün izin yaptığına göre, 104 gün izin yapıyorsun….'

Haydaaa….

365'den 104'ü çıkarırsak, 261 gün kalır…

Peşinden ne desin patron !...

Sen her gün kaç saati işyeri dışında geçiriyorsun?...

İşte bundan sonra işler karışıyor…

İzin istediğine, isteyeceğine bin pişman oldun mu şimdi!...

Çünkü 24 saatin her gün 16 saatini işyeri dışında geçirmiyor musun…

Bu da etti mi sana 174 gün…

Geriye ne kaldı…

87 gün…

Yaaa…..

Bunun içinde daha kahve, yemek, hastalık, bayram falan filan da yok….

İşte ne kadar çok çalıştığımızın hesabı…

Bütün mesele birbirimizi anlayabilmekte….!

XXX

Bu hesabı bir de ömür için yaparsak…

Hadi 100 yaşına kadar yaşayacaksın…

25…50…75…100…!

Böldük mü 4'e…

Sözüm bu yazıyı okuyan 50'nin üzerindekilere!..

Şimdi elinizi yukarı kaldırın ve karşınızdakine 4 parmağınızı gösterin!...

Birinci çeyrek gitti…İlk parmağı bükün…

İkinci çeyrek gitti…İkinci parmağı bükün…

Son çeyreği zaten saymayın…Yaşlılık….Hastalıklar…

O parmağı da bükün…

Ne kaldı şimdi havada…

O parmağa bakın ve bundan sonra iyi düşünün…

Hayattan keyif aldığınız işleri yapın…

Sevmeyi unutmayın, empati yapın, öfkelenmeyin…

Ve, birilerinin gelip moralinizi bozmasına, sizi gaza vermesine izin vermeyin…

Kahkaha ile gülün….

Bırakın size 'Deli' desinler.

Onlar akıllı ya….!

Sevgiyle kalın… Ha-haa- Haaa…Hapsuu !..