Samsunspor, evinde kazandı. Bir finali kazasız atlattı. Final diyorum çünkü ligin boyu kısaldı. Her maç bir final.Her hafta ayrı bir stres ayrı bir heyecan. Hal böyle olunca da insan kazanalım da ne olursa olsun demekten kendini alamıyor.
Taraftarımızdan, 12. adamımızdan, itici gücümüzden yoksun çıktık maça. Sessiz günde bir kez daha şahit olduk ki seyircisiz maç tuzsuz yemek gibi. Yavan yani.
Lige verilen aradan sonra Mehmet Çakır dışında eksiği olmayan Samsunspor, uzun süredir on birde yer bulamayan Ersel ve Musa ile sahada yer aldı. Sevgi sol bek oynadı Trabzon maçındaki gibi.Oğuzhan yedekti. Ofi ve Ekigho gibi silahlar da kulübedeydi .
Elazığ çalkantılı bir haftanın ardından gelmişti Samsun 'a.Maç öncesi konuştuğumuz Elazığlı gazeteciler, ilk iki iddiasını sürdürmek istiyorsak kazanmalıyız yorumunu yapıyorlardı.
Maçın ilk bölümünde topa daha fazla sahip olan takım Elazığ takımı oldu. Biz bir türlü top yapamadık bulduğumuz gole kadar. Rakip defansın hatasını iyi değerlendirip golü bulunca; oyun bize döndü. Ardından ikinciyi bulmamız, takımı biraz rahatlatırken; ilk yarıda farkı daha da artırabilirdik. O pozisyonları yakaladık.
İkinci yarıda golü erken yememiz talihsizlik oldu bizim için. Cesareti artan rakip daha fazla gelmeye başladı. Biraz da risk alıp çift forvete döndüler. Bu dakikalarda defansımız çok bariz açıklar verdi.Top tutamadık ayağımızda. Kontralarla rakip kaleye gitmeye çalıştık. Bu anlarda Elazığ kalecisi sahne aldı . Murat'ın iki , Sevgi 'nin ve Ofi' nin birer net şutunu müthiş çıkararak oyunun kopmasını engelledi.
Bu maçtan çıkarmamız gereken dersler var elbette.Varsayimlar üzerine konuşmayı pek sevmem ama bu maçta Elazığ takımında
en fazla süre alan , en fazla gol atan , en etkili silahı Segbefiya sahada olsaydı, 35 numaralı forvet Mboussy yakaladığı pozisyonları değerlendirebilseydi bugün çok farklı şeyler konuşabilirdik.
Defansımızın bu kadar hata yaptığı bir maçı kazanmak Allah 'ın sevgili kullarıyız, dedirtti.
O kadar bariz hatalar yaptı ki defansımız kolay hale gelebilecek maçı zar zor bitirdik.
Bu nedenle de kazanalım yeter diyoruz.
Ofoedu, dünkü maçı izleyenlere saç baş yoldurttu. Oynadığı süre zarfında, takımı eksik oynattı.Kenardan oyuna girmek için çağrıldığı an belliydi bir sıkıntısı olduğu. Öylesine yavaş hareketlerle geldi ki görüp de sinirlenmemek mümkün değil. Saha içinde hakeza. Darmadağınık bir görüntü. Hatta takıma ihanet ettiğini bile düşünebilirsiniz. O kadar yani. Bu , çıplak gözle izlendiginde çok net olarak görüldü. Protokol tribününde maçı izleyenler bile çileden çıkıp yüksek sesle tepki gösterdi. Maç sonunda Engin Hocanın "Bilmediğiniz şeyler var, rica ediyorum yüklenmeyin ."şeklindeki sözleri dikkat çekiciydi. Nijerya'da ailesiyle ilgili sorunları varmış. O zaman sayın hocamız hiçbir şekilde hazır olmayan bu oyuncuyu neden oynattı, sorusu geliyor akıllara. Bu bir risk değil mi? Umarım toparlanır en kısa sürede.
Şimdi play off umutları biraz daha yeşerdi. Bunu sürdürebilmek önemli. Yoksa bir kazan bir kaybet şeklindeki grafik hedefe giden yolda sorun teşkil eder.