Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, 'Sıkı maliye ve para politikasından taviz vermeden güçlü bir bütçe performansıyla 2019'u da yöneteceğiz' dedi. Enflasyonla mücadelede yol kat eden Türkiye'nin gündemini Dr. Öğretim Üyesi Pelin Yantur yorumladı.'Fiyat indirimlerinin devam etmesi önem arz ediyor'Temmuz ayında yükselen bir kur atağı olduğunu söyleyen İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi ve aynı zamanda ekonomi köşe yazarı Pelin Yantur, 'Makro veriler ile açıklayamayacağımız, politik riskleri de dâhil edebileceğimiz yükselen bir kur atağı ile karşılaştık. Bu Türkiye ekonomisinde maliyet yönlü bir enflasyon meydana getirdi. Bunun sonucunda ise baktığımız zaman üretici tarafından 2.53 oranında bir düşüş yaşandı. Tüketici tarafında ise 1.44 civarında bir düşüş yaşandı. Dolayısıyla biz ne kadar TL üzerindeki köpüğü çıkarmaya çalışsak da hala o kur atağından gelen ülke ekonomisinde spekülatif ataklarla şekillenen köpük devam ediyor. Ağustos ayı itibariyle bir takım vergi indirimleri, ÖTV, KDV indirimleri 'Enflasyonla Topyekûn Mücadele' kapsamında fiyat bastırmaları yaptık ve nitekim de Kasım ayında bunun sonucunu gördük. Fakat bu 2 aylık bir programdı. Reel olarak enflasyonun düşürülmesi için, özellikle sürdürülebilir büyümeyi sağlamak adına bu mücadele programını, fiyat indirimlerinin devam etmesi ekonomik büyümemiz adına önem arz ediyor' dedi.Pazartesi günü ekonomik büyüme rakamlarını aldıkları söyleyen Yantur, '2018'in 3'ncü çeyreğine baktığımız zaman 1.6'lık bir büyüme ile karşılaştık. 2017 yarı çeyreğe baktığımızda ise 11.3'lük bir büyüme ile karşılaşıyoruz. Dolayısıyla 1 yıl arayla böyle bir büyüme farkını tamamen bu yaşadığımız kur atağına bağlıyoruz. Bunun yanı sırada Türkiye'nin de hedeflediği sürdürülebilir bir büyüme olduğundan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın açıklamasını yerinde buluyor ve piyasanın bunu olumlu karşıladığını söyleyebilirim' dedi.'Türkiye olarak üzerimize düşen tek bir şey vardı'Ağustos ayı ile enflasyon döngüsüne girildiğinde bir takım sorumlulukların olduğunu söyleyen Yantur, 'İlk olarak Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) para politikası ile birlikte sıkı duruşunu sergiledi. Bununla koordineli olarak hükumette üzerine düşeni yaptı ve mali politika kapsamında Türkiye tasarruf politikasına girdi. Tek bir şey vardı üzerimize düşen, oda makro ihtiyati tedbirlerin devreye sokulmasıydı. Bu da şu demek; Finansal risklerin yani finansal anlamda yaşanan risklerin reel sektöre olan yansımasını engellemek. Türkiye'nin üzerine düşen görev de buydu. TCMB üzerine düşeni yaptı ve mali politika yine koordineli bir şekilde sıkı duruşunu devam ettiriyor. Sayın Albayrak 2019'da da böyle olacağını söyledi' diyerek cümlelerini sonlandırdı.