Cumhuriyet tarihinden bu yana Türkiye'nin en zorlu dönemlerini yaşadığını belirten Arıkan, Saadet Partisi olarak geçmişte olduğu gibi bundan sonra da, kenara çekilmeyeceklerini ifade etti. 24 Haziran seçimlerinde de sık sık dile getirdikleri üzere, Türkiye'deki en ciddi problemin kutuplaşma olgusu olduğunu kaydeden Arıkan, gündeme dair açıklamalarını şöyle sürdürdü:'Cumhuriyet tarihinin en badireli dönemini yaşıyoruz''Ülke böyle bir ortamdayken hiçbir milli görüşçü, hiçbir Saadet Partili bir kenara çekilip bekleme hakkını kendinde göremez. Cumhuriyet'in ilanından bu yana en badireli dönemimizi yaşıyoruz, en kritik ekonomik krizle karşı karşıyayız. Dış dünya ile ilişkilerimizin en fazla gerildiği noktadayız. Bizim 24 Haziran'da en sık dillendirdiğimiz konu, kutuplaşma olgusu oldu. Maalesef Saadet Partisi ne söylediyse haklı çıkıyor. Her zaman bu haklı çıkmanın üzüntüsüyle karşı karşıyayız.''Amerika sadece düşmanımız''Türkiye'de siyaset son yıllarda algı üzerinden yapılıyor. Maalesef gerçekler göz ardı ediliyor. Bugün, bir ekonomik krizle, ABD tehdidiyle karşı karşıyayız. Ama bu ekonomik krizin ve Amerika'yla olan siyasi ilişkilerin neden bu noktaya geldiği konusundaki gerçeklerin yine algı siyasetiyle gözlerden kaçırıldığı kanısındayız. Kemal Derviş döneminden bu yana takip edilen ekonomik sistemin neticesi bu yaşadığımız ekonomik krizdir. 2002'deki Körfez Harekatında ABD'ye İncirlik Üssü'nü, hava ve deniz limanlarımızı açtıktan sonraki dış politika sürecimizin geldiği nokta, Amerika'yla bugün yaşadığımız problemlerdir. 2002 yılında, BOP Projesi'ne girmemizin, eşbaşkanlık görevini üstlenmemizin çok büyük bir hata olduğunu dile getirmemize rağmen bize ABD ile stratejik ortak olduğumuz söylendi. Bugün görüyoruz ki, ABD ne bizim dostumuz, ne müttefikimiz, ne de stratejik ortağımız. Sadece düşmanımız.''Kutuplaşmanın önüne geçmek için çalışacağız''Toplumdaki kutuplaşmanın önüne geçmek bizim gibi siyasi partilere düşüyor. En başta iktidar partisine düşüyor. Bununla alakalı olarak, seçimlerden önce siyasi partilerle sağladığımız diyalog seçimlerden sonra devam edecek, rutin görüşmelerimize devam edeceğiz. Kayseri'mizle ve Türkiye'mizle ilgili konuşacağız ve yerel sıkıntılara çözüm bulmaya çalışacağız.''Seçimi gönüllerde kazandık''Saadet Partisi gönüllerde seçimi kazandı, ondan yana en ufak bir şüphe olmadığı kanaatindeyim. Sayısal anlamda istediğimiz sonucu alamadık. Bu, bardağın boş tarafından baktığımız kısım. Dolu tarafından baktığımız kısım da, oylarını yüzde 100 oranında artıran tek siyasi hareketiz. Saadet Partisi olarak istediğimiz oyu alamamamızdaki en büyük sebep, iktidarın bizim içimizden çıkmış bir siyasi hareket olmasından kaynaklanıyor. Söylemlerimiz aynı söylemler ama eylemlerimizdeki farklılıklarımızı halkımıza gereğince anlatamadığımız kanaatindeyiz.''Yerel seçimlere güçlü adaylarla çıkacağız''Yerel seçimlerde yerel konular gündemde olacak. Kayseri'deki yerel yönetimlerin doğru yaptıklarının destekçisi olacağız, yanlışları da tüm platformlarda eleştirmeye devam edeceğiz. Ve bu seçimleri kazanmak için çok iddialı, Kayseri kamuoyunun yakından tanıdığı, popüler, Kayseri'ye layık adaylarla kamuoyu önüne çıkacağız. Önümüzdeki süreçte bununla ilgili açıklamalar yapacağız.'