Hastaneye sol kol ve bacağında tutmama (felç), konuşma bozukluğu ve ağızda kayma şikayeti ile gelen 63 yaşındaki Semra Eren'e trombolitik (pıhtı eritici) tedavi uygulandı ve felce bağlı gelişebilecek ciddi sakatlık durumundan kısa süre içinde hasta kurtuldu.Gerçekleştirilen başarılı müdahale ile taburcu olup yeniden eski sağlığına kavuşan Semra Eren, 'Hastaneye geldiğimde bilincim yerinde değildi, tedaviye başlandığında da hiç umudum yoktu. Kısıtlı bir zaman içerisinde başarılı bir tedaviye imza atarak beni sağlığıma kavuşturan hocalarımıza minnettarım' diye konuştu.'Hastanın hastaneye zamanında gelmesi önemliydi'İnmenin, dünyada kalp hastalığı ve kanserden sonra gelen, en önemli ölüm nedenlerinden biri olduğunu ifade eden Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç.Dr. Vedat Ali Yürekli, 'Pazar yerinde inme geçirerek hastanemizde tedavi altına alınan Semra Eren isimli hastamızı yakınlarının hastaneye kısa sürede getirmeleri çok önemliydi. İlk 6 saat içinde damardaki pıhtı çözülürse, hasta ölümden ya da ömür boyu felç kalmaktan kurtulur. Beyin damar tıkanıklıklarına bağlı ani felç (inme) sıklıkla ölüm ya da ciddi sakatlık ile sonuçlanmaktadır. Ülkemizde ölüm nedenleri arasında kalp hastalıklardan sonra ikinci sırada yer almıştır' dedi.'İnmede zaman çok kıymetli'Konu ile ilgili olarak girişimsel vasküler nöroloji alanında çalışmalarına devam eden Doç.Dr. Vedat Ali Yürekli, 'Akut inme acil yaklaşım gerektirir. Beyin hücreleri oksijensizliğe kalp hücrelerine göre daha az dayanır. İlk 6 saat içinde damardaki pıhtı çözülürse, hasta ölümden ya da ömür boyu felç kalmaktan kurtulur. Akut inme tedavisinde saatler, hatta dakikalar çok önemlidir. Her bir dakikada yaklaşık 2 milyon beyin hücresi kaybedilmektedir. Bu hastalık her ne kadar çok tehlikeli olsa da ilk 4 saatte, uygun hastalara toplardamardan yapılan bir iğne ile (pıhtı eritici) tedavi uygulandığında kişi ağır sakatlıktan kurtulabilmekte veya hayata dönebilmektedir. Trombolitik yani pıhtı eritici tedavinin 24 saat nörolojik hizmet verilen, gerekli görüntüleme yöntemleri ve laboratuvar olanaklarına sahip, yoğun bakım ünitesi olan hastanelerde uygulanması gerekir. Öte yandan, tedaviye zamanında başlanabilmesi için hastaların yaklaşık olarak ilk 4 saatte hastaneye ulaşmış olması gerekiyor. 4 saatlik müdahale süresi geçirildiğinde ya da uygulanan tedaviye yanıt alınmadığı takdirde, hastanın bir diğer yeni tedavi şekli olan endovasküler tedaviye alınması gerekir. Bu tedavi şeklinde; ileri teknolojiyle yapılmış bir kateter aracılığıyla, damar içinden pıhtıya ulaşılır ve yakalanarak damar dışına çıkarılır. Bu nedenle hastaların inme tedavisi yapılan kapsamlı inme merkezlerine başvurması büyük önem taşır' diye konuştu.Isparta ve bölgeye hizmet veren SDÜ Araştırma ve Uygulama Hastanesi Nöroloji Kliniği bünyesindeki İnme Merkezi bugüne kadar çok sayıda inme hastasının tedavisini başarılı bir şekilde gerçekleştirdi.