Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Maden Mühendisliği Bölümü ve KTÜ Maden Derneği tarafından düzenlenen 'Uluslararası Madencilik ve Tünelcilik Sempozyumu', KTÜ Prof. Dr. Osman Turan Kültür Merkezi'nde başladı. Üç gün sürecek olan sempozyuma Türkiye'nin yanı sıra Pakistan, Norveç, Kanada, Hindistan, İran, Kazakistan üniversitelerinden akademisyenler katılarak bildiri sunacak.Sempozyum Yürütme Kurulu Başkanı, KTÜ Maden Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç.Dr. Kerim Aydıner yaptığı konuşmada, 'Bu sempozyum, madencilik ve tünelcilik alanında yaklaşık 150 akademisyen ve profesyoneli bir araya getirmiştir. Yaklaşık 70 sunum bilimsel ortamlarda yapılacak' dedi.KTÜ Maden Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Metin Güneş ise, darbe girişimine vurgu yaparak, 'Ülke gündeminin çok hızlı değiştiği bir iklimde üretim, yatırım ve istihdam gibi ülkemizin gerçek gündemine dönmek ve çok daha dikkatli ve özverili çalışmalar ortaya koymak zorundayız. 15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleştirilen ve bir darbe girişimi olmaktan çok öte topyekün bir milletin ve devletin imhasını hedef alan bu alçak kalkışmadan sonra millet olma şuuru ile kendi medeniyet değerlerimize sahip çıkmak ve gelecek tasavvuru ile dünyayı doğru anlamak ve güçlü olmak zorundayız. İnsanlık tarihinden önce de var olan maden ve cevher, insanlık tarihiyle birlikte yaşama şekil veren ve onu anlamlı kılan bir araç olmuştur. Sanayii toplumunun gelişmesiyle, yeryüzünde güç merkezi olmanın ve güçlü kalmanın en önemli enstrümanı haline gelmiştir. Şimdi içinde bulunduğumuz bilişim çağının baş döndürücü hızı içerisinde madenler, ülkeler arası rekabetin, hata bu uğurda, savaşların aracı haline gelmiştir. Hepinizin bildiği gibi bugün 'vekalet savaşları' dediğimiz savaşlar da esas itibariyle, maden ve enerjiye sahip olma adına yapılmaktadır. Karadeniz Teknik Üniversitesi Maden Derneği olarak bizler, Ülkemizin gelişmesi, kendi kaynaklarını doğru kullanması ve bütün bunları yaparken çevreye, insana duyarlı işletme modellerinin ortaya konması arzusundayız. 2015 yılı Ağustos ayında Kurulan KTU Maden Derneği, 25 yıllık birikimi olan Maden Mühendisliği Bölümümüzün çalışmalarını, Madencilik sektörüne aktarmak, madencilik sektörü ile Üniversite işbirliği geliştirmek, nitelikli mühendisler yetişmesine katkı vererek, Ulusal Maden Politikalarımıza da objektif bir bakış açısıyla katkı vermek istiyoruz. Bu itibarla 2015 yılında 1.Uluslararası Tarihi Madenler Sempozyumunu gerçekleştirdik. Yine bu yıl 'Madenlerin Ekonomiye Katkısı ve Artvin'de Madencilik' panelini Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı ile birlikte gerçekleştirdik. Şimdi, 2-4 Kasım günlerinde 'Karadeniz'de Tünelcilik ve Madencilik' sempozyumunu gerçekleştiriyoruz. 71 bildirinin yer aldığı, yurt içi ve yurt dışından 23 üniversitenin olduğu, 300'ün üzerinde katılımcı ile önemli bir sempozyumu icra ediyoruz' dedi.'Tünelcilik alanında çok başarılı uygulamalara imza atıyoruz'Tünelcilik alanında çok başarılı uygulamalara imza atıldığını kaydeden Güneş, 'Ülke olarak teknolojinin gelişmesiyle tünelcilik alanında çok başarılı uygulamalara imza atıyoruz. Yer altı madenciliğinin birinci derece öznesi olan galeri ve tünel uygulamaları aynı zamanda karayolu yapımında da geniş uygulama alanı bulmaktadır. Özellikle Karadeniz Bölgesi'nin dağlık ve sarp arazi yapısı dolayısıyla ülkemizde en fazla tünel uygulamasının yapıldığı bölgedeyiz. Önümüzdeki günlerde açılışı yapılacak olan 14 km uzunluğundaki Ovit Tüneli ülkemizin en büyük tüneli olacak. Böylece geçit vermeyen dağlar konforlu bir şekilde açılacak, yol standartlarımızın iyileşmesi ile acı trafik kazaları önemli ölçüde azalmış olacaktır' diye konuştu.'Sektörde üst üste yaşadığı talihsiz kazalar, kimi art niyetli gurupların ekmeğine yağ sürmüş'KTÜ Maden Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ali Osman Yılmaz da, sektörde üst üste yaşanan talihsiz kazaların ardından karalama kampanyası başlatıldığına dikkat çekerek, 'KTÜ Maden Bölümü 1991 yılında kurulmuş olup, bu sene 25. kuruluş yıl dönümünü kutlamaktadır. Karadeniz Madencilik ve Tünelcilik Sempozyumu, bölümümüzün 25. kuruluş yı ldönümü anısına birincisini düzenlemektedir. Madencilik sektörümüz son yıllarda maalesef kazalarla gündeme gelmiştir. 2014 yılında Soma ve Ermeneke'de yaşadığımız ve yüreğimizi derinden yakan iki büyük maden kazası hepimizi derin üzüntüler içine gömmüştür. Bu maden kazalarında hayatını kaybeden maden şehitlerimize, meslektaşlarımızı rahmetle anıyor, geride bıraktıkları yakınlarına sabırlar diliyorum. Ardı ardına yaşanan bu maden kazaları dikkatlerin bir anda madencilik sektörünün üzerine yoğunlaşmasına neden olmuş, konu hakkında yeterli bilgisi olan da olmayanda sektörümüzü alabildiğine eleştirir olmuş, çözüme adeta tüm madenlerin kapatılması ile çözülebileceği bir noktaya taşımaktadırlar. Sektörün üst üste yaşadığı talihsiz kazalar, kimi art niyetli gurupların ekmeğine yağ sürmüş, madencilik sektörümüzü karalamak, karşı kampanyalar yapmak için bunu fırsata çevirme gayreti içine girmişlerdir. Zaman zaman karşımıza çıkan ya çevre ya madencilik ikilemi sektörü dar bir alana sokmuş üretim yapamaz hale getirmiştir. Oysa madencilik sektörü ekonominin itici gücü olup bir çok sektörün ana hammadde girdisini oluşturmakta, evlerde, arabalarda, işyerlerinde, hastanelerde, iletişim sektöründe, inşaat sektöründe, ulaştırma sektöründe, aydınlatmada, uzay teknolojisinde ve hayatımızın her alanında kullandığımız bir çok malzemenin kökeni madencilik ürünlerine dayanmaktadır' dedi.Trabzon Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç de madenlerin ülke ekonomisindeki önemine vurgu yaparak, bu tür sempozyumların çok önemsediklerini söyledi. Başkan Genç, 'Bu sempozyumların, bu tür bilimsel çalışmaların ülkemizin geleceğine geleceğine çok çok önemli ışık tutacağı kanaatindeyim. Yeryüzünde hakim olmanız için güçlü olmanız lazım. Yeraltı zenginliklerimizi daha seri bir şekilde ortaya çıkartarak gücümüze güç katmak zorundayız' dedi.AK Parti Trabzon Milletvekili Muhammet Balta ise, Türkiye'nin enerji yataklarının çevrelediği bölgede yer aldığını ifade ederek, 'Dünyadaki en büyük savaşların nedenlerinden bir tanesi de yeraltı zenginlikleri ve enerji. Türkiye olarak enerji kaynaklarının yataklarının çevrelediği bir bölgedeyiz. Petrol ve doğalgaz etrafımızda bakıldığı zaman da buralar hiçbir zaman rahat etmemiş, sürekli bütün dünyanın tüm küresel güçlerin, gelişmiş ülkelerin gözü kulağı burada ve burada savaşlar oluyor, huzursuzluklar var. Bizde bu bölgedeyiz, en azından belki yatakları yok ancak enerji koridorlarının da merkezi durumundayız. Yeraltı zenginlikleri açısından da Türkiye dünyanın sayılı ülkeleri arasında. Karadeniz Bölgesi metal madenciliği açısından çok zengin olan bir bölge' dedi.Konuşmaların ardından katılımcılara plaket verilirken daha sonra sunumlara geçildi.