PAPANIN TÜRKİYE ZİYARETİ

Abone Ol
Söz bu ya, papanın gelişini; papanın Türkiye ye gelişi diye başlık attık. Bunu biraz irdeleyecek olur isek, esasen, İstanbul Fener Patrikhanesi’ni ziyaret için geldiği açıktır. Bilindiği üzere, 1054 yılında, Roma Vatikan ile İstanbul Fener Patrikhanesi birbirlerini karşılıklı olarak aforoz etmişlerdir. Aşağı yukarı bin yıla yakın olan bu gerginliğin çıkış nedeni, biraz sonra üzerinde duracağımız üzere, dini egemenlikte paylaşım meselesidir. 1964 yılında, Papa 6. Paulus ile Fener Rum Patriği Athenagoras, Kudüs te karşı karşıya gelerek ilk defa kucaklaşmışlardı. Bundan sekiz yıl önce, kendi isteği ile papalıktan ayrılan 16. Bendictus yine Aziz Andreas ( Aziz Andreas; Roma da Papalığın kurucusu, Petrus un kardeşidir.) gününde ülkemizi ziyaret ederek, Fener Rum Patriği Bartholomeus ile yine kucaklaşmıştı. Bu ziyarette, Papa Benedictus Muhammed in yeni olarak ne getirdiğini göstersene! Bu konuda kendi inandığı dini kılıçla yayma buyruğu türünden kötü ve insanlık dışı şeyler dışında hiçbir şey bulamazsınız sözü ile dikkatleri üzerine çekmiş ve sözleri Müslümanlar tarafından kınanmıştı. Ayrıca, ekümenlik (İlahi otorite) konusunu da gündeme getirmiş ve Fener Patrikhanesi için ekümenlik ifadesini kullanmıştı. 2014 yılının kasım ayında, 3 günlük ziyareti, Aziz Andreas yortusu (30 kasım) için, Papa Francesco Türkiye ye gelmiştir. Yine, Fener Rum Patrikhanesi’ndeki ayine katılmış ve Bartholomeus ile kucaklaşma ve samimi buluşma medyaya yansımıştır. Papa Francesco, sadece dinler arası diyalogdan bahsetmiştir. Bir önceki papa gibi beyanlarda bulunmamış ama, ekümenlik patrikhane ve İstanbul için Kostantinapolis ifadelerini kullanmıştır. Bana göre bu kullanışlarda belirli işaretler vardır. Şunu açıkça ifade etmek gerekir ki, Roma İmparatorluğu zamanında, İstanbul için Einsten-polis (Doğudaki şehir) adı kullanılıyordu ve bu kelimeden Türkçe olarak İstanbul kelimesi türemiştir. Papa Kostantinapolis kelimesini kasıtlı olarak kullanılmıştır. Şimdi bir miktar da ekümenik kelimesi üzerinde duralım.
Vatikan bir dini merkez ve papalığın merkezi olmanın dışında dünyanın en zengin devletlerinden bir tanesidir. Büyük gelirine rağmen, karşılığını sadece dua ile ödeyen bir kuruluştur. Bir milyardan fazla Katolik in bağlı olduğu Vatikan ın dünya üzerinde tartışılmaz bir gücü vardır. Bu gün görünen o dur ki, dünya Hristiyanları Katolik ve Ortodoks olarak iki büyük gruba veya mezhebe ayrılmış bulunmaktadır. Bunun dışındaki yüzlerce mezhep ve tarikatları da barındırmaktadır. Vatikan son 20-30 yıldır çalışma yaparak Hristiyanları toplu hale getirmek istemektedir. Yalnız, Ortodoks Hristiyanlıkta iddia sahibi üç patrikhane bulunmaktadır. Bunlar İstanbul-Rum Patrikhanesi, Atina Başpiskoposluğu ve Moskova Ortodoks Patrikliği’dir. Bu ülkeler ekümenliğin kendilerinde olmasını siyasi olarak talep etmektedir. Belirli bir dönemde, Rusya Akdeniz e açılma süreci içinde, İstanbul-Fener Patrikhanesi’ni de elinde almak istemişti. Aziz Andreas ın Fener Rum Patrikliğinin kurucusu olarak kabul edilmesi ile avantajı elinde tutmaktadır. Yalnız, Fener Rum Patrikhanesi’nin ekümenlik oluşuna Vatikan ne gözle bakacaktır bunu da yorumlamak gerekir. Papalık içinde birçok akımların olduğu bir cadı kazanı şeklindedir. Bunun temelinde yatan en önemli neden de parasal ve siyasal güçtür. Bunun paylaşılmasına Vatikan ın kolaylıkla evet diyeceğini kabul etmek olanaksızdır. Elbette, Papa ile Patrik arasında nasıl konuşmaların olduğunu bilebilmek pek mümkün değildir. Acaba, Vatikan bütün Hristiyanları bir şemsiye altında toplamak isterken, esas otoritenin kendisi ve diğer patrik ve/veya başpiskoposlukları tali kollar olarak mı ele almak istemektedir? Burada, bölgemizi içine alan durum üzerinde durmağa çalıştık. Bunun dışında, özellikle Avrupa da Vatikan dan bağımsız olarak hareket eden Protestan, Anglikan, Kalvinist ve diğerleri bulunmaktadır. Yalnız, Fener-Rum Patrikhanesi’nin ekümenlik olarak kabul görmesi veya bunun kabul edilmesinin yarar ve zararların da ortaya konulması gerekecektir. Patriklik Vatikan gibi bir kuruluş haline gelecek, protokol bakımından cumhurbaşkanı ile eşdeğer olacak, Ruhban Okulunun T.C ile ilişkisi olmayacaktır. Vatikan ın özellikle, İstanbul üzerinde durmasının da çok önemli nedenleri vardır. Saygılarımla.