Samsun’un özellikle kırsal bölgelerinde son dönemlerde yaban domuzu sayısında ciddi bir artış yaşanması, bölgede tarımla uğraşan vatandaşları tedirgin etmeye başladı. Bahçelerine ekim yapan çiftçiler, sabaha kadar nöbet tutmalarına rağmen tarlalarını korumakta zorlandıklarını söylüyor. Mısır, buğday, fındık gibi birçok ürüne büyük zarar veren domuzlar, kimi zaman sürü hâlinde hareket ederek kısa sürede geniş alanları kullanılmaz hale getiriyor. Bölgede yaşayan halk, artan zararın ekonomik olarak da büyük bir yük getirdiğini ifade ediyor.
Çiftçiler, bir süredir kendi yöntemleriyle çözüm aramaya çalışsa da domuz sayısının hızlı artışı bu çabaları yetersiz bırakıyor. Bu nedenle birçok kişi son çare olarak profesyonel avcılardan destek istemeye başladı. Fakat mevcut avcılık kuralları, sahada etkili bir mücadele yürütmeyi zaman zaman zorlaştırıyor.
Avcılara Göre En Büyük Engel: Takoz Zorunluluğu
Bölgede destek veren avcılar, domuz avında uygulanan “takoz” zorunluluğunun süreci ciddi şekilde aksattığını dile getiriyor. Bilindiği üzere takoz, tüfeklerdeki fişek kapasitesini sınırlandırmak için kullanılan bir aparat. Bu sınırlama, normal avlarda güvenlik amacıyla gerekli görülse de, avcılar domuz sürülerinin hızlı ve toplu şekilde ilerlediği durumlarda bu kuralın mücadeleyi güçleştirdiğini belirtiyor.
Avcılara göre sürü hâlinde gelen domuzlar, birkaç fişek kullanımı sonrasında bölgeden uzaklaşabiliyor ve bu da avı kontrol etmeyi zorlaştırıyor. Bu nedenle avcılar, özellikle domuz avına özel olmak üzere takoz zorunluluğunun esnetilmesini ya da tamamen kaldırılmasını talep ediyor. Böyle bir düzenlemenin hem çiftçiyi hem doğayı koruma noktasında daha etkili sonuç vereceği görüşündeler.
Çiftçiler Çözüm Bekliyor
Samsun’un kırsal mahallelerinde yaşayan vatandaşlar, tarımsal üretimin giderek zorlaştığını ve yaban hayvanı zararlarından dolayı üründe ciddi kayıplar yaşandığını söylüyor. Bölge halkı, yetkililerden hem domuz popülasyonunun dengelenmesi hem de avcılık kurallarının sahadaki gerçek koşullara göre yeniden düzenlenmesi konusunda adım atılmasını talep ediyor.
Çiftçiler, “Sürüler sabaha kadar bahçeyi talan ediyor, ne yapacağımızı şaşırdık” diyerek yaşadıkları zorluğu özetliyor. Sorunun kısa sürede çözülememesi hâlinde üretimde daha büyük sıkıntıların ortaya çıkabileceği düşünülüyor.