Liv Hospital Samsun Çocuk Psikiyatrisi Uzmanı, Uzm. Dr. Zeynep Gülçin Yıldırım, yaklaşan üniversite sınavına ilişkin yapılması gerekenler konusunda bilgilendirdi.Sınavdan bir gece önce ya da sınav sabahı ders çalışılmaması gerektiğinin altını çizen Yıldırım, 'Sizi kaygılandırmayacak insanlarla sohbet edin, yürüyüş yapmak, kitap okumak gibi sizi rahatlatacak aktiviteler yapın. Doğru nefes alıp vermeyi öğrenin. Diyafram nefesini öğrendiğinizde kaygınızın azaldığını gözlemleyebilirsiniz. Diyaframdan nefes alabilmek için sağ elinizi göğsünüzün üstüne sol elinizi karnınızın üstüne yerleştirin. Eğer nefes alımı sırasında sol eliniz yukarı doğru çıkıyorsa doğru nefes alıyorsunuz demektir. Kaygılı hissettiğiniz zamanlarda derin ve yavaş diyafram nefesleri alıp vermeye çalışın. Sınavdan önce hayat düzeninizde değişiklik yapmamaya özen gösterin. Örneğin son gece uyku saatinizden erken yatmayın, uyuyamamak kaygınızı arttırır. Ya da normalde tükettiğiniz besinlerden daha farklı besinler tüketmeyin. Kaygı nedeniyle iştahsız hissedebilirsiniz ancak midenizin boş olmamasına özen gösterin. Sınavın nerede ve saat kaçta olduğunu bildiğinizden emin olun. Sınav yerine çok geç ya da çok erken gitmeyin' diye konuştu.Sınav esnasında yapılması gerekenlere de dikkat çeken Uzm. Dr. Yıldırım, 'Sıraya oturduğunuzda rahat olduğunuzdan emin olun. İçinde rahat hissedeceğiniz kıyafetler tercih edin, bir kaç kez diyafram nefesi alıp verin. Aklınıza olumsuz düşünceler akın ediyorsa zihninize dur deyin. Gerçekçi olmayan düşüncelerinizin yerine gerçekçi düşünceler bulmaya çalışın. Örneğin, 'İyi değilim, yetersizim, aptalın tekiyim' yerine, 'Mükemmel değilim ama bu zamana kadar okuyup bu noktaya kadar geldiysem bu benim çalışkanlığımı ve başarılı olduğumu gösterir'. Ya da 'Bu sınavda başarılı olamayacağım' yerine, 'Bu sınavda başarılı olmak için elimden geleni yapacağım' diye düşünmek daha gerçekçidir. Soruların sırasına göre gitmek zorunda değilsiniz en iyi hazırlandığınızı düşündüğünüz bölümden başlayın. Soruları dikkatle okuyun. Olumsuz ifadelere özellikle dikkat edin. Etrafınızdaki insanları görmezden gelmeye çalışın. Düşünmek için kafanızı kaldırdığınızda diğer insanlara değil, örneğin pencereden dışarıya bakın. Zamanı takip etmeyi unutmayın, bir gözünüz saatinizde olsun. Eğer kaygınız artarsa kağıdı kalemi bırakın gözlerinizi kapatın, derin nefes alıp verin, vücudunuzdaki gergin olan kasları hissetmeye çalışın. Ardından kaslarınızı kasıp gevşetin. Kaygınızdan tamamen kurtulmaya çalışmayın. Kaygı uygun seviyede olduğunda dikkati arttırır' şeklinde konuştu.