Röportaj: Avukat Anastasia Chroni ile Yunanistan'da Gayrimenkul Yatırımı Üzerine Bir Sohbet

Son yıllarda, Avrupa'da sermaye değerlendirmek isteyen birçok yatırımcı giderek daha fazla Yunanistan’a yöneliyor. Gayrimenkul sektöründeki gelişmeler, ülkenin cazibesini önemli ölçüde artırdı. Oturma izinleri, uygun gayrimenkul fiyatları ve umut vaat eden büyüme potansiyeli sayesinde, Yunanistan yalnızca bir turizm merkezi değil, aynı zamanda önemli bir yatırım merkezi haline geliyor.

Bu eğilimi daha ayrıntılı incelemek için, uluslararası yatırım ve göç hukuku alanında uzmanlaşmış ve Atina merkezli "CHRONI & Associates Law Firm" hukuk bürosunun Kurucusu ve Baş Avukatı olan Anastasia Chroni ile görüştük.

Sayın Chroni, yabancı yatırımcıların Yunanistan gayrimenkulüne artan ilgisini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Anastasia Chroni: Bu eğilimin en önemli itici güçlerinden biri Yunanistan’ın Golden Visa (Altın Vize) programıdır. En az 250.000 Euro tutarında gayrimenkul yatırımı yapan üçüncü ülke vatandaşlarına — ve eşleri ile çocuklarına — Yunanistan’da ikamet hakkı tanınması programı özellikle cazip kılıyor. Ayrıca, Schengen bölgesinde serbest dolaşım hakkı da büyük bir avantaj. Üstelik Yunanistan’daki gayrimenkul fiyatları hâlâ Avrupa ortalamasının altında, bu da şu anı stratejik açıdan akıllı bir yatırım zamanı haline getiriyor.

Yunanistan’da gayrimenkul piyasasının mevcut durumu nedir?

Anastasia Chroni: Son beş yılda, Atina, Selanik, Mikonos ve Santorini gibi popüler bölgelerde hem konut hem de ticari mülk talebinde belirgin bir artış yaşandı. Pandemi sonrası, uzaktan çalışmanın yükselişi birçok yabancı profesyonelin Yunanistan’a taşınmasına yol açtı. Özellikle Atina, dijital göçebeler arasında favori bir şehir haline geldi. Bu değişim, kira piyasasını önemli ölçüde canlandırdı. Dolayısıyla, gayrimenkul yatırımcıları yalnızca mülk değer artışından değil, aynı zamanda düzenli kira gelirinden de faydalanıyor.