YENİ TÜRKİYE TAM GAZ…

Abone Ol
AK Parti Olağanüstü İlk Büyük Kongresi , Cumhurbaşkanı yemin töreni, 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamaları, yeni kabine devir teslim törenleri; her şey tamı tamına beş gün içinde gerçekleşti. Büyük Kongre ‘den itibaren kendimi tv karşısından alamıyorum. Her şey o kadar hızlı gelişiyor ki en ufak bir kahve molasında bile tarihe önemli not olarak düşecek bazı ayrıntıları kaçırmış oluyorsunuz. Pürdikkat takip etmeye çalıştım yine de gözden kaçırdığım şeyler oldu. Hasılı ben tv karşısında takip ederken yoruldum ,düşünün ki sürecin aktif rol oynayanları mesela Yeni Cumhurbaşkanımız ,Yeni Başbakanımız nasıl yetişiyor bu tempoya…
Bu tempo sadece memleket aşkı ile olur. Bunun altından kalkmak öyle her beşeri aklın ve gücün işi değil. Hele hele Cumhurbaşkanlığı yemin töreni gibi törensel bir gündemde Meclis‘te Cumhurbaşkanının yemin törenini sabote etmek için usul tartışması başlatıp, Meclis iç tüzüğünü fırlatmaktan başka yapacak başka bir şey bulamayan, fuzuli , bayat aksiyon bağımlısı muhalefetin işi hiç değil…
Yeni Türkiye hem fiilen hem resmen 2014 Ağustos ile hem de 30 Ağustos ile startını vermiştir. Bu tarih yeni Türkiye ‘nin tarihsel aplikasyon noktasının 1071 olacağına dair önemli bir tarihsel tevafuk olmuştur. Ağustos ayı Türk milletinin tarihi açısından önemli başarı ve zaferler ile doludur. Yeni Türkiye ‘nin startını vermek açısından 2014 Ağustos ayı önemli ilklere tanıklık etmiştir.
İlk olağanüstü kongrede yaptığı konuşmada Sayın Başbakan Ahmet Davutoğlu “ Yeni Türkiye ‘nin psikolojik altyapısı ÖZGÜVENDİR “ dedi. Evet yeni Türkiye’nin psikolojik altyapısı bu olacak. Bunu yaparken de üzerinde oturduğumuz tarihi ve kültürel mirasın farkında olmakla başlayacağız işe…
En azından,1071 Malazgirt Savaşı ve Türklerin ilk Anadolu’ya girişi ile başlayacak tarih şuur ve bilincimiz. Kendimizi tanımlarken Selçuklu ve Osmanlı ile bütünleyerek tanımlayacağız. Hatta daha da ileri gideceğiz, tarihsel kodlarımızı yenilerken Horasan, Buhara , kaynaklarına kadar uzanacağız. Eğrisi ve doğrusu ile geçmiş kimliğimize sahip çıkacağız.
Sn. Başbakan Davutoğlu boşuna mı konuşmasına tüm tarihsel dinamiklerimize SELAM OLSUN demekle başladı. Bunun içinde Bacıyanı Rum dahi vardı. Uzun süredir unutulmuş bu Anadolu kadın ilim ve irfan yuvalarını hatırlatan Sn. Başbakan ‘a bir bayan olarak teşekkürü bir borç sayıyorum!
Nasıl ki köksüz ağaç olmuyorsa, tarih şuur ve bilinci olmayan milletlerin gelecek tasavvuru olamaz!.. Sn. Başbakan’ın ve seçilmiş ilk Cumhurbaşkanımızın söz ve eylemlerinden anlıyorum ki yeni Türkiye startını vermiştir. Hem de TAM GAZ….!!!