Kimden söz ettiğimizden anlıyorsunuz.
Bu reis, vatandaşlarının % 52'sinin oyunu alarak seçilen Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dır.
Geçtiğimiz hafta içinde gittiğim İstanbul'da uğradığım esnafların ve görüştüğüm eş-dostların ortak ve değişmez kanaati bu darbe teşebbüsünün T.C. Devleti'ne ve Müslüman halkına karşı yapıldığıdır.
Türkiye ve Anadolu ekonomisinin kalbinin attığı Eminönü, Sirkeci, Tahtakale, Mahmut Paşa, Beyazıt ve Kapalı Çarşı gibi yerlerdeki esnafın ortak şükrü, 'Allah, memleketimizi büyük bir tehlikeden korudu, Tayyip'i bize bağışladı, şükürler olsun ' olmaktadır.
15 Temmuz gecesinde sokağa çıkan baba anlatıyor:
Emri aldığımızda ev halkının hepsinde bir heyecan oluştu. Oğlum hemen kalktı. Ben oğluma, ' oğlum bir buçuk aylık çocuğun var. Dönüp dönmeyeceğimiz belli değil. Bari sen bu çocukların başına kal. Bunlar burada tek başlarına ne yaparlar. Kal, ben gideyim' deyince, ' Allah onlara yeter baba' dedi ve benden önce evden çıktı.
Evet, 'eşimi, gelinimi ve torunlarımı Allah'a bırakarak evden çıktım' diyor vatandaş.
Daha bu adamın önünde tank ve tüfek durabilir mi? Bu adam ve oğlu ölmeye gidiyor. Böylelerinden değil tank ve tüfek, ölüm bile korkar.
Tanık olduğum bir başka diyaloğu da sizlerle paylaşmak isterim:
Cuma günü Saraçhane'den yani İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin hizmet binasının önünden geçiyorum. İnsanlar, onlarca şehidin kanının aktığı yere ellerinde salladıkları bayraklarla akın akın toplanıyor. Motorlu trafiğe olabildiğince nezaketli bir şekilde yol veriyorlar.
İçlerinden birine, 'kardeşim, acaba ikinci emir ne zaman gelir dersiniz' sorumu bitirmeden hemen, ' ağabiy, biz emri değil, 'Reis'i gözlüyoruz. Öl, der ölürüz, bekle der bekleriz, diğerleri teferruat' cevabını yetiştirmiştir. İşte İstanbullular bu kadar ölüme hazır. Hangi çapulcu kitlesi ölüme susamış böyle insanların karşısına dikilebilir?
Esnafı, işçisi ve memuru,' öldürürüz' demiyor, ' ölürüz' diyor ve Sayın Erdoğan'a dua( hem de ölesiye fiili dua), ülkemizi bu badireden kurtarıp milletimizi ve 'Reis'ini onlara bağışlayan Allah'a şükrediyorlar. İstanbullu yediden yetmişe şükür toplumuna dönüşmüştür.
Bir de tankların çıktığı Kartal Maltepe kışlasıyla ilgili teklifleri var. Bir başka yazıda inşallah…
Selam ve sevgi ile…