FETÖ soruşturmalarının

siyasi ayağı,
AK Parti Genel Merkezi kadar,
diğer partileri de
etkileyecek gibi...
"Ateş olmayan yerden duman çıkmaz"
misali, AK Parti'de
eski vekillerin
yanı sıra,
halen TBMM'de görev yapan
milletvekilleri
arasından da
FETÖ gözaltıları
beklentileri, basına sızıyor...
Bazı belediye başkanlarının da
aynı soruşturma kapsamında
değerlendirileceği de
gündemde...
Ancak, bu duyumlar
gerçeği ne kadar
yansıtıyor?..
Hangi 'il'e
gitseniz,
o belediye başkanının
muhalifleri,
başkanın "FETÖ'cü diye görevden alınacağı"nı
yayıyor...
Samsun ve Ordu'da da
durum böyle...
Samsun'daki konu, Ordu'daki gibi
değil. Yusuf Ziya Yılmaz'ı
direkt suçlayamadıkları için
çevresinden dolanıyorlar...
Ordu'da Enver Yılmaz,
bu tezviratların en ağırını
yaşıyor. TEDES kayıtlarını silip,
"kaçak savcı" Öz'ün Batum'a kaçırılmasına aracılık ettiği
bile söylendi.
Geçenlerde yazmıştım...Bu tezviratların
hepsi, AK Parti içindeki
hesaplaşmalardan kaynaklanıyor...
Devletin, dedikoduya değil,
belge ve bilgilere
baktığını bilmeyenler;
işkembeden atıp tutuyor...
Ne valiler ne belediye başkanları ne emniyet müdürleri ne de jandarma komutanlarının,
FETÖ listesinde yer alan
birini koruyup kollayacak pozisyonu
yok!..
"Birileri engelliyor" iddiası
safsatadan
başka bir şey değil!..
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın
"Evladım olsa alınacak"
sözüne rağmen
bu riski kim göze alabilir?..
Takibi yapılmıyor mu sanki?..
Az kalsın unutuyordum...
Vali İbrahim Şahin'in
"Geleceğe kulaç atıyoruz"
projesini
bütün valilere
örnek gösteren
Başbakan Binali Yıldırım'ın
bu tavrı karşısında,
Şahin hakkında çıkarılan
dedikodular
sürdürülecek mi
bakalım?..
Benim asıl merakım,
bayramdan sonra olacaklar için!..
Sabırla bekliyorum...