Büyük Anadolu Çiftlik Hastanesi Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. İsmet Gebeşoğlu, çocuklarda görülen ve ailelerin adeta korkulu rüyası olan 'ateşli havale' hakkında bilgi verdi.

Gebeşoğlu, "Bebeklerde ve çocuklarda ateşlenme sık görülmesine karşın ilk deneyimlerinde anne ve babayı çok telaşlandırır. Ateş çocuğun hasta olduğunun bir bulgusudur ve en sık viral bir enfeksiyon sonrası yükselir. Anne-babaların en büyük korkularından biri çocuklarının havale nöbeti geçirmesidir. Erken çocukluk döneminde (1 ay 5 yaş arası) merkezi sinir sistemi dışındaki bir nedenden kaynaklanan ateş sırasında ortaya çıkan nöbetlere ateşli havale olarak kabul edilmektedir. Paniğe yol açmasına rağmen genel olarak çocuğun geleceğini tehdit etmeyen gelip-geçici bir durumdur" dedi.

İKİ GRUBA AYRILIYOR
Ateşli havalelerin iki gruba ayrıldığını belirten Dr. İsmet Gebeşoğlu, 'Basit ateşli havaleler: Nöbet 15 dakikadan kısa sürelidir. Ailede ateşli havale öyküsü vardır. Aynı gün içinde tekrarlamaz. Havale tüm vücutta kasılma, ağızda köpürme, titreme, idrar kaçırma gibi bulgular görülür. Komplike ateşli havale: Havale 15 dakikadan uzun sürer. Aynı gün içinde tekrarlayabilir. Vücudun sadece bir bölgesinde kasılma görülebilir. Havale sonrası kol ve bacakta kuvvet kaybı görülebilir. Ateşli havale geçiren her çocuğa EEG çekimi önerilmez. Ancak çocuğun nöbeti komplike ateşli havale grubundan ise veya epiepsi riski varsa EEG mutlaka çekilmelidir. Aileleri endişelendiren ve merak ettiren durum tekrarlar mı endişesidir. Tekrarlama riski yüzde 33 kadardır. Tekrarlama yüzde 50 oranında ilk 6 ay içinde, yüzde 75 oranında ilk 1 yıl, yüzde 90 oranında ilk 2 yıl içinde olmaktadır" diye konuştu.

İLK YAPILMASI GEREKENLER
Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. İsmet Gebeşoğlu, hastalığın tekrarlanmasında ilk yapılması gerekenler hakkında şu bilgileri verdi: 'Öncelikle anne-baba sakin olmalıdır. Çocuğunuzu sert bir zeminde yan pozisyonda yatırın ve dilini ısırmaması için dişlerinin arasına kalınca katlanmış mendil sıkıştırın. Aileler tarafından sıkça uygulanan soğuk suyun altına tutma, şamar atma, kolonya koklatma gibi uygulamaların nöbeti durdurmaya faydası yoktur. Ateşi olan çocuk hemen üstü açılmalı, titrese dahi kesinlikle üzeri dahi örtülmemeli, oda fazla ısıtılmamalıdır. Ateş düşürülemiyorsa çocuğun kilosuna uygun ölçekte ateş düşürücü verilmeli, ılık su ile vücudu silinmeli, koltuk altı, alın ve kasıklara ıslatılmış havlu konmalıdır. Gerekirse saçlar ıslatılmadan ılık su ile duş aldırılabilir. Tüm uğraşlara rağmen ateş düşürülemiyorsa ya da tekrar yükseliyorsa ateşin nedeninin araştırılması için çocuk doktoruna başvurulmalıdır.'