Aynı "karanlık şer odağı" tarafından
yönlendirilen
sahtekarlar,
akılları sıra
polisin, jandarmanın
ve yargının
yerine kendilerini
koyarak;
istemediklerine
"FETÖ'cü
damgası"
vurmaya çalışıyor...
Mesela, Çarşamba'da
insanların yaka silktiği
"Haysiyet cellatları"nın;
Menteşe İlçesi'ne atanan
Kaymakam Caner Yıldız ile
Belediye Başkanı
Av. Hüseyin Dündar başta olmak üzere
ilçedeki siyasiler,
meslek odası başkanları
ve işadamlarına
attıkları çirkin iftiralar
yetmezmiş gibi
bu kez polisleri hedef almaları,
bardağı taşırmıştır...
"Polislerin uyuşturucu sattığı" iftirasını
atan bu zavallılar,
hedef şaşırtarak,
aslında
polis düşmanlarına
hizmet etmektedir...
Bunların arkasında
kimlerin olabileceğini
az çok tahmin ediyorum...
Geçmişte hizmet ettikleri
kripto FETÖ'cüler
olabilir...
Çünkü algı işi,
FETÖ işidir...
"Şer cephesi"nde
vekil olmak için
her şeyi yapabilecek
tıynette birinin
olabileceğini de
hissediyorum...
Bu kişi de algı operasyonlarıyla
olası siyasi rakiplerini
yıpratarak,
önünün açılacağını
hesaplamakta...
Hatta bazı vekillerin
aleyhinde yapılan
haberlerde de parmağı olduğu
şüphem var...
"Karanlık karargahı"nda
buluştuğu birkaç kişiyle
hazırlanan iftira senaryolarıyla
Samsun'a yön vermeye
çalışan bu "şer cephesi"
milleti kör, alemi şaşı sanıyor...
İçlerinden biri de
"ezik" çocuk...
Ona büyük iyilikler
yapan belediye başkanına
"FETÖ'cü" diye
iftira atanlara
çanak tutan
utanmaz biri...
"Sahibinin sesi" de
var. Saman altından
su yürüttüğünü
sanan "paragöz"...
Taşları bağlayıp,
köpekleri ortaya
salan bu zavallılar,
boşuna uğraşıyor...
Namuslu insanlar
sadece namuslarından
korkar!..
Meydan boş değil!..
Bu ülkede, haysiyetli insanların
haklarını koruyacak
bir hukuk var!..
Haysiyet cellatları bilsin ki;
bu memleketin yürekli
hakim ve savcıları,
yeri geldiğinde
sizlere de
hukukun
üstünlüğünü hatırlatacaktır...