Samsun Devlet Opera ve Balesi Çocuk Korosu ve Balesi Koordinatörü Özlem Başoğlu'nun çocuklarda müzik eğitimi ve çocuğun meslek seçiminde etkileri üzerine yazdığı yazıyı sizler için paylaşıyoruz.

Çocukla iletişim kurmaya çalışan yetişkinlerin, onlara yönelttikleri ilk sorulardan biri, "Büyüyünce ne olacaksın?' sorusudur.

Ne kadar küçük olursa olsun, her çocuğun böyle bir soruyu, bir meslek adı vererek cevapladığı görülür. Çocuğun hayallerinde oluşan ve oyunlarına yansıyan bu meslek heveslerinin gerçekle bağlantısı çok zayıftır. Çocuk, meslek hedeflerini ifade ederken ne yeteneklerini, ne de mali imkanlarını dikkate alması gerektiğinin farkındadır. O, sadece imrendiği insanlara benzeme çabasındadır ve mesleği bunun bir aracı olarak görür. Yaşı ilerledikçe, eğitim hayatının her aşamasında yapıp ettiklerini ve bunlardan elde ettiği sonuçları değerlendirerek, bunların meslek hedefleri ile bağlantısını kurmaya çalışır ve bunu çok kez bilinçsiz yapar. (Ünalan, 2001)Meslek sadece para kazanma aracı değildir. Meslek, her şeyden önce yetenekleri kullanma, kendini gerçekleştirme ve geliştirme yoludur ve bir insanın günlük hayatının üçte birini oluşturmaktadır. Seçilen meslek kişinin ilgi ve yeteneklerine uygunsa ve kişi işiyle uğraşırken doyuma ulaşıyorsa, hem en üstün verim, hem de mutluluk gerçekleşir. Buna göre, hayatta mutluluğu kazanabilmenin en önemli şartı, kendimize uygun bir meslekte bulunmamızdır. Yanlış yerde bulunan insanın doğru işler yapması beklenemez. (Ünalan, 2001) Meslek seçiminde dikkate alınması gerekenyeteneklerden 'Soyut Düşünebilme', 'El-Parmak Becerisi', 'Göz-El İşbirliği', 'Kas Koordinasyonu' ve 'Yaratıcılık' güzel sanatlaralanının ve özellikle müzik dalının gerektirdiği becerilerdendir.

(Ünalan, 2001) Müzik, resim gibi çok erken yaşlarda kendini gösteren sanat yetenekleri bu genel kriterlerden başka, alana özgü beceriler de gerektirmektedir ki, bunlar ancaksağlıklı bir ön/erken eğitimle fark edilerek değerlendirilebilir. Çocukların yeteneklerini tanımak isteyen bir eğitimci, okul öncesinde ya da ilkokulda çocukların çeşitli konuları öğrenirken yaşadıkları üzerinde düşünebilir; hangi konuları daha çabuk ve kolay, hangilerini zorlukla öğrendiklerine bakarak, yetenekleri hakkında bir fikir edinebilir. Bu tür bir yaklaşım, müzikle ilgili mesleklere ya da bir sosyal etkinlik olarak (mesleki kaygı ile olmasa da) özel müzik eğitimine yönelebilecek çocukların, erken keşfedilmesi ve yönlendirilmesine yardımcı olacaktır.

Genel olarak denilebilir ki, müzik eğitimi yoluyla çocuğun müziksel becerilerinin yanı sıra müzikdışı becerileri de geliştirilebilmektedir. Bu bireysel katkının yanında toplumu birleştirici ve geliştirici bir moral değer olan müziğin, eğitiminin önemi tartışılmazdır. Bunlardanmüziksel becerilerin gelişimine dair şunlar söylenilebilir: Gardner'a göre yedi tip zeka doğuştan her çocukta değişik düzeylerde bulunmaktadır ve küçük yaşlardan başlayarak yaşam boyu bütün zeka tipleri geliştirilebilmektedir. Pek çok çocuğun eğitimle sesini daha doğru kullanmayı öğrenebilerek, güzel şarkı söylemeye başlaması; müzik aleti çalmaya hevesli ya da çalıyor olması, müzik dinlemeyi seviyor, okul dışında öğrendikleri şarkıları söylemekten çok hoşlanıyor olması, koro ya da buna benzer faaliyetlere katılmaktan zevk alması bunlardan 'müzik zekası' ile ilgilidir. Kapsamlı bir müzik eğitimi alan çocuk, sanatsal eğitime hazır biçime gelir, doğaçlamalar yolu ile yaratıcılığını geliştirir, kendini müzikle (dil, hareket, müzik) ifade ederken, toplum içindeki yerini, görevlerini fark eder, iç ve dış disiplini gelişir, müziğin temel kuralları ve değişik çalgılarla tanışır, (müziksel bilgi ve becerisi artar), şarkı söyleyebilir, uyumlu dans edebilir ve çocuğun ritm duygusu, sesini kullanabilmesi ve müziksel işitmesi, müzik beğenisi vb. gelişir. Müzik öğretiminin eğitime ve çocuk gelişimine katkısı son yıllarda hatırı sayılır bir önem kazanmış ve müzik yoluyla müzik dışı becerilerin geliştirilebilmesi konusunda, pek çok araştırma yapılmıştır. Müzik dinlemenin ve öğretiminin kavrama becerilerindeki etkileri ile ilgili bulgular, müziğin yararına olan ilgide dalgalanmalara yol açmıştır. Müzik dinlemenin uzaysal becerilere olan etkileri kısa dönemlerde çelişkiler ortaya çıkarırken, müzik öğretiminin uzun dönemlerdeki uzaysal yetenek gelişimine etkisi daha tutarlıdır. (Costa-Giomi, 1999) Kısacası, düzenli ve sürekli bir müzik eğitiminin, 'dikkati konsantrasyonu', 'koordinasyonu', 'ana dili', 'uzaysal becerileri', 'özgüveni', 'karakteri', 'ilgi ve yetenekleri', 'beyin ile duygular arasındaki koordinasyonu', 'iletişimi' geliştirdiği savını destekleyen pek çok deneysel çalışma vardır.

Ancak henüz kesin genellemeler yapabilmek ve bu dolaylı etkilerdeki mekanizmaları açıklayabilmek için gereken tutarlı-tam bir veritabanı oluşmamıştır.