Hareketli, yerinde duramayan, kabuğuna sığamayan çocuklar için genellikle son zamanların moda sözcüğü hiperaktivite herkesin dilindedir. Ancak, çocuğun hareketli olması demek hiperaktivite tanısının konulmasına yeterli değildir. Çocuğun yaşına ve gelişim özelliklerine uygun olmayan aşırı hareketli olma durumunu kontrol edememesi – dürtüsel hareket etmesine sebep olan bir nörolojik bozukluktur. Genellikle başlangıç yaşı 3-4 yaş arasında tanımlanmaktadır. Ancak daha geç ya da daha erken hiperaktivite ile karşılaşmak mümkündür. Genellikle bu tanıya dikkat eksikliği de eşlik etmektedir. Yaşının ve gelişim düzeyinin üzerinde hareketli olan çocukların doğal olarak dikkatlerini bir yere odaklamaları çok zordur. Bu sebeple genellikle hiperaktiviteye dikkat dağınıklığı da eşlik edebilmektedir.

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) nörogelişimsel bir bozukluktur. Bu sebeple her hareketli çocuğa her odaklanma sorunu yaşayan çocuğa bu tanıyı koymak oldukça yanlıştır. Kaygı yaşayan, agresif bir sendrom yaşayan ya da duygusal bir duygu durum bozukluğu yaşayan çocuklarda hiperaktiviteye benzeyen davranışlar sergileyebilmektedir. Önemli olan çocuğun bu davranışları hangi sıklıkla, hangi durumlarda ve ne ölçüde hem çocuğun hem de ailesinin, çevresinin hayatını ne kadar zorlaştırdığı göz önünde bulundurulmalıdır. Tüm bunlara rağmen günümüzde koşan bir çocuğa dahi hiperaktivite tanısı konulacak duruma gelinmiştir. Hareket etmek yemek yemek gibi çocukların doğal bir ihtiyacı. Hareket etmek özellikle beynimizin hedef koyma, o hedefe göre gereken planı yapma ve gerçekleştirme gibi zihinsel bir becerinin gelişmesine imkan verir. Hareket etmek fazladan enerjiyi boşaltma biçimi olarak tanımlanacak bir durum değildir. Uygun şekilde hareket etmek, kontrollü, amaca dönük, keyif ve öğrenme amaçlı hareket beyin dokusu ve beden açısından enerji sağlayan, yoran ancak yorulma ölçüsünde canlandıran bir aktivitedir. Evlerde ellerinde telefon olan ya da ekran başında hareketsiz bırakılmış çocuklar oradan oraya amaçsızca koşuyor, yatakların, koltukların üzerinde zıplıyor. Yaşı itibariyle kendine bir alan yaratmaya çalışıyor. Bu durum hiperaktivite ile karıştırılmamalıdır. Eğer çocukta dikkat eksikliği ve hiperaktivite ile ilgili bir şüphe duyuluyorsa, en kısa zamanda bir uzmana baş vurulmalıdır.