n

n
n Çocukluğumun Türk filmlerinde sıkça görürdük.
n
n Filmin başrol oyuncusu işlemediği bir suçtan dolayı yargılanır.
n
n Bir türlü suçsuzluğunu kanıtlayamadığı için çaresiz yargıcın kararını beklerdi.
n
n Yargıç yalancı tanıkları dinler ve önüne konan sahte belgeleri inceler kararını verirdi.
n
n Sinema salonunu çınlatan gür bir sesle
n
n “Gereği düşünüldü….. …. …. idamına!”
n
n Der ve kalemi kırardı.
n
n İrkilirdim bu sahnelerden.
n
n Canım sıkılır, içim acırdı.
n
n “İdamına” söylemi bir travma nedeniydi benim için.
n
n Neyse ki, sehpaya vurulmadan gerçek ortaya çıkar ve kahraman kurtulurdu.
n
n Ben de seyirci de rahatlardı.
n
n Bu ülkede idamlar, Türk sinemasının senaryolarına hiç benzemedi.
n
n Özellikle siyasette.
n
n Gerçek suçluları kurtarmak için masum, yurtsever insanlar için idam kararları verildi, kalemler kırıldı.
n
n “İdamına…!”… Traak.
n
n “İdamına!!!” Takak, traak, traak..
n
n Ve her idam vicdanlarda onulmaz yaralar açtı.
n
n Bu ülke bu yaraları tedavi edemedi.
n
n Edemez de.
n
n Sonra 2002 de idam kaldırıldı.
n
n İdam ; tam unutuldu derken “idam tamtamları” birden çalmaya başladı.
n
n İdamı öngören düşünce dosyaları arşivden indirildi, önümüze kondu.
n
n Koyan Başbakan.
n
n Nedeni?
n
n Yanıtı o vermiyor.
n
n Onun bülbülü çok.
n
n Konuşuyorlar. Savunuyorlar.
n
n Birileri “terör için?” diyor.
n
n Birileri sapık, tacizci, tecavüzcü için v.s.,
n
n Birileri derken açık söyleyeyim.
n
n İktidar ve yandaşları şimdi böyle bir mazeret üretiyor.
n
n “İdam olmalı”.
n
n “İdamın geri getirilmesi tartışılmalı.”
n
n Başbakan ise gittiği her yerde idamın gerekliliğine örnekler vererek kendi deyimiyle “İmam Hatipliler”e ülkeyi yeniden inşa ettiriyor.
n
n İdamı da şer i bir hükümle geri istemekten geri durmuyor.
n
n “İdam cezasını devlet kaldıramaz. Ancak mağdur tarafın rızasıyla suçu işleyen affedilebilir ve devlet infazı yapmama yetkisini mağdur taraftan alabilir” diyor.
n
n İşte ulemaya sorulmalı düşüncesinin idamla ilgili gerekliliği bu.
n
n İdam isteyen başka bir Başbakan var mı bilmiyorum ama , 2011 referandumunda Erdal Eren ve Mustafa Pehlivanlı için meydanlarda ağlayan? Başbakan, şimdi idam da idam diye haykırıyor.
n
n Ne garip değil mi?
n
n İdama karşı olmak 2011 referandumda evet oyu almak için kullanılan bir sostu.
n
n İdamı geri istemek ise 2014 te tek adam olmak için sermaye oldu.
n
n Yarın neye ne diyeceği bilinmez.
n
n Ne ilginç değil mi?
n
n O gözyaşları için ne denir?
n
n Bilen söylemesin ama en azından anımsasın.
n
n Başka ne diyeyim. En azından anımsansın derim o kadar.
n
n Bu ülkede
n
n 2010 da “Yetmez ama evet” diyecek kadar ilkesizliği benimsemiş devrimcilerin yerini, geçmişte alkışladıkları Habur’u unutup şimdilerde terörü çözmenin idamı geri getirmekle olabileceğine kendini inandırmak için zorlayanlar aldı.
n
n Başbakanımız bunu iyi bildiği için, Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik yatırımını yapıyor.
n
n MHP’lilerin, BBP’lilerin ve oyunu bugüne kadar alamadığı bazı muhafazakar vatandaşların oyları için “idam geri gelsin” diyor.
n
n İşin özeti budur anlayacağınız.
n