'Önce hayatını ve çocuklarını,sonra doğruyu düşüneceğine;önce doğru olanı düşün.'Sokrates

Eflatun(Platon),Sokrates'in öğrencisi,Aristo'nun ise hocasıdır.

İ.Ö.428 yılında Atina'da soylu bir ailenin oğlu olarak doğan Eflatun,yirmi yaşındayken tanıdığı Sokrates'in sekiz yıl öğrencisi olarak kalmış,hocasının ölüme mahkum edilmesine duyduğu tepki nedeniyle Atina'nın siyasal yaşamından çekilmiştir.

Diyaloglar biçiminde yazdığı eserlerinden biri de 'Sokrates Savunması'dır.Bu eserinde hocası Sokrates ve onu yargılayanları karşılıklı konuşturmakta,değerlendirmeyi okuyucuya bırakmaktadır.

Gençleri 'olumsuz düşüncelerle yozlaştırdığı' ve 'devletin inandığı tanrılara değil,başka tinsel değerlere inandığı' gerekçesiyle suçlanan Sokrates,Meletus'a sorar: 'Yasalar,yargıçlar, senatörler, meclis üyeleri,hatta bütün Atinalılar…benden başka herkes gençleri geliştirip yükseltir,onları yalnızca ben yozlaştırabilirim,öyle mi?'diye sorar.Evet,yanıtı alınca, 'Öyleyse ben ne talihsiz bir insanım!'der.

'Niçin kimi insanlar zamanlarının çoğunu seninle birlikte geçirmekten hoşlanıyorlar?'diye soranlara ise 'Bilge olduklarını düşünen ;ama öyle olmayanları nasıl sorguya çektiğimi dinlemeyi seviyorlar.'diye yanıtlar.

Mahkeme,Sokrates'i,220 oya karşı 281 oyla suçlu bulur.

Cezasının infazını beklerken,arkadaşlarının kendisini kaçırma önerilerini de reddeder.Baldıran zehrini içer ve 'Şimdi aranızdan ayrılıyorsam,insanların bir yanlışının kurbanı olarak ;fakat,kötülük yapmış birisi olmayarak ayrılıyorum.'diyerek veda eder dostlarına.

Eflatun,hocasının savunmasını anlattığı eserini şöyle sonlandırır: 'Tanıdığımız insanlar içinde,zamanın en bilge,en adil ve en iyisi o idi.'

Onları ve daha nice iyi insanları ölüme gönderenleri ise bugün hatırlayan var mı?..