n
n n Arap Baharı dediler, Arabı birbirine yedirdiler.
n n Tunus, Fas,Libya, Mısır derken sıra geldi Suriye’ye
n n Esad pardon Esed gidecek.
n n İlk bunu kim dedi.?
n n Obama.
n n Ne zaman? Bir yıl önce.
n n Şimdi kim söylüyor?
n n Sayın Erdoğan.
n n Niçin?
n n Esed diktatör.
n n Yaaa!!!
n n Esed zalim.
n n Vaaayyy!!!
n n Esed halkını katlediyor?
n n Öyle miii!!!
n n Esed için kim ne demiyor ki?
n n En son ve çarpıcı olanını Egemen Bağış söyledi.
n n Daha dün dedi ki, “Şam Şeytanı halkına zulmediyor”...
n n Hem de iftar sofrasında.
n n Hem de besmele çekip iftarını açtıktan sonra.
n n Esed’e korkmadan, çekinmeden “Şam Şeytanı” dedi.
n n “Ben Müslümanım” diyen birini şeytan ilan etti.
n n “ŞAM Şeytanı” dedi…
n n Şam’ın şeytanı varsa başka yerlerin de vardır dedi bir dostum.
n n Örneğin Newyork Şeytanı, Berlin Şeytanı, Ankara Şeytanı gibi.
n n Kim ya da kimler şeytan, belli mi?
n n Belliyse ve bilen varsa açıklasın da öğrenelim.
n n Örneğin; Ankara’nın şeytanı kim?
n n Egemen Bağış bunu da biliyordur. Açıklasın da herkes bilsin.
n n Şam Şeytanı tarafından yönetilen Suriye en uzun sınırdaşımız.
n n Komşumuz.
n n Düne kadarki kankamız.
n n Bugünkü düşmanımız.
n n Parçalanır mı? Parçalanır.
n n Bölünür mü? Bölünür.
n n Bölünmesi bize sıkıntı verir mi? Verir.
n n Şam Şeytanı, Halep Canavarı, İnsan Kasabı söylemleri bizi kurtarır mı?
n n Kurtarmaz.
n n Suriye yıkılır, tahrip edilirse bize iş çıkar mı?
n n Zor. Hatta çıkmaz.
n n O zaman derdimiz ne.?
n n Bizim derdimiz yok ama, ABD ve emperyal şirketlerin Suriye’den yana dertleri çok.
n n İşte o dert bizi sardı.
n n Sıkıntı bu.
n n Hemi de ahtapot gibi sardı ve Suriye’yi bize dayattı.
n n Suriye sorunu budur işte.
n n Gerisi laftır … laf-u güzaftır.
n